Physical Address

304 North Cardinal St.
Dorchester Center, MA 02124

Practical Application Architecture with Entity Framework Core

Günümüzde veritabanı yönetimi ve uygulama geliştirmede hızlı, etkili ve ölçeklenebilir bir çözüm arayan pek çok geliştirici için Entity Framework Core, vazgeçilmez bir araç haline gelmiştir. Bu yazıda, Entity Framework Core kullanarak pratik bir uygulama mimarisi oluşturmanın keyifli yollarını keşfedin.

The Rationale Behind Comprehensive Architecture Design

Gerçek Dünya Yazılımları ve Yazılım Geliştirme Süreci (SDLC)

Yazılım geliştirme sürecinde mimari kararların ve belirli bir mimari yaklaşımın neden önemli olduğunu anlamak için çeşitli faktörleri göz önüne alabiliriz.

  1. Mimari Kararların Önemi:
    • Ölçeklenebilirlik: Yazılım uygulamaları genellikle zamanla büyür ve değişir. İyi bir mimari, uygulamanın ölçeklenebilir olmasını sağlar. Modüler yapılar ve iyi tanımlanmış katmanlar, uygulamanın büyüdükçe sürdürülebilir olmasına yardımcı olur.
    • Bakım ve Güncelleme: Yazılım sürekli olarak güncellenir ve bakım gerektirir. İyi bir mimari, kodun bakımını kolaylaştırır ve yeni özelliklerin eklenmesini veya hataların düzeltilmesini destekler.
    • Performans: Doğru mimari seçimi, uygulamanın performansını etkiler. Veritabanı erişimi, ağ trafiği, önbellekleme stratejileri gibi faktörler göz önüne alındığında, mimari kararlar performans üzerinde büyük bir etkiye sahip olabilir.
  2. Gerçek Dünya Yazılım Geliştirme Süreci (SDLC):
    • Analiz ve Planlama: Bir projenin başlangıcında, gereksinimler analiz edilir ve projenin planlaması yapılır. Bu aşamada, uygulama mimarisinin belirlenmesi ve gereksinimlere uygun bir tasarım oluşturulması önemlidir.
    • Tasarım ve Mimarilik: SDLC’nin bu aşamasında, uygulamanın mimarisi belirlenir. Veritabanı tasarımı, kullanıcı arayüzü tasarımı, iş mantığı katmanları ve diğer bileşenlerin tasarımı yapılır. Bu aşamada, Entity Framework Core gibi araçların nasıl entegre edileceği de düşünülmelidir.
    • Geliştirme ve Uygulama: Kod yazma ve uygulama geliştirme aşamasıdır. Bu aşamada, belirlenen mimari tasarıma uygun olarak kod yazılır ve uygulama geliştirilir. Entity Framework Core gibi araçlar, veritabanı etkileşimi için kullanılır.
    • Test ve Kalite Güvencesi: Geliştirilen uygulama, farklı test seviyelerinden geçirilir. Bu aşama, yazılımın doğru çalıştığından emin olmak için önemlidir. Test aşamaları, uygulamanın performansını, güvenilirliğini ve güvenliğini değerlendirir.
    • Dağıtım ve Bakım: Uygulama kullanıma hazır olduğunda, dağıtım aşamasına geçilir. Bu aşamada, kullanıcılara uygulamanın güncellenmiş bir versiyonu sunulur. Ayrıca, uygulamanın bakımı ve destek hizmetleri sağlanır.
  3. Entity Framework Core ve Mimarilik:
    • ORM Katmanı: Entity Framework Core, nesne ilişkisel eşleme (ORM) sağlar. Bu, veritabanı ile nesne modeli arasında bir bağlantı kurmayı kolaylaştırır. Entity Framework Core’un doğru kullanımı, veritabanı etkileşimini soyutlar ve bu da uygulama mimarisini düzenler.
    • Veritabanı Etkileşimi: Entity Framework Core, veritabanı işlemlerini basitleştirir ve genel bir yapı sağlar. Uygulama mimarisinde, veritabanı etkileşimini yönetmek için bu tür bir aracın nasıl entegre edileceği önemlidir.
    • Performans ve Optimizasyon: Entity Framework Core’un kullanımı, veritabanı performansını etkileyebilir. Doğru sorgu optimizasyonu ve veri modellemesi, uygulamanın genel performansını artırabilir.

Sonuç olarak, doğru mimari seçimi ve iyi bir uygulama geliştirme süreci, uzun vadeli başarı ve sürdürülebilirlik için kritiktir.

Çok Katmanlı Uygulamalar

Bu tür bir mimari, büyük ve karmaşık yazılım sistemlerini daha yönetilebilir ve sürdürülebilir hale getirme amacını taşır.

  1. Modülerlik ve Bakım Kolaylığı:
    • Problem: Tek bir katmanlı bir uygulama, genellikle iş mantığı, veritabanı etkileşimi ve kullanıcı arayüzü kodunu içerir. Bu durumda, kodunuz birbiriyle sıkı bir şekilde bağlı olabilir ve bu da bakımı zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, uygulamayı modüler parçalara böler. Her katman belirli bir sorumluluğu üstlenir. Bu, her katmanın ayrı ayrı test edilebilmesini ve bakımının daha kolay olmasını sağlar.
  2. Bağımsız Geliştirme ve Test:
    • Problem: Tek katmanlı bir uygulama, genellikle bir katmandaki değişikliklerin diğer katmanlara olumsuz etki yapmasına neden olabilir. Bu, eş zamanlı geliştirme ve testi zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, katmanların birbirinden bağımsız olarak geliştirilmesini ve test edilmesini sağlar. Bu, ekiplerin daha etkili bir şekilde çalışmasına ve değişikliklerin geniş bir etki alanına yayılmasını önler.
  3. Güvenlik ve Yetkilendirme:
    • Problem: Güvenlik konuları, kullanıcı arayüzü ile veritabanı arasındaki iş mantığı tarafından yönetilmemelidir. Bu, güvenlik açıklarına ve hatalara yol açabilir.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, güvenlik ve yetkilendirme kurallarını iş mantığı katmanına taşımayı sağlar. Bu şekilde, güvenlik doğrulamaları merkezi bir konumdan yönetilebilir ve daha güvenli bir uygulama elde edilir.
  4. Ölçeklenebilirlik:
    • Problem: Tek katmanlı bir uygulama, ölçeklenebilirlik konusunda sınırlamalarla karşılaşabilir. Özellikle büyüyen uygulamalar için bu kritik bir konudur.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, ölçeklenebilirlik için daha iyi bir zemin sağlar. Örneğin, iş mantığı ve veritabanı katmanları ayrı sunucularda barındırılabilir, bu da yüksek talepleri karşılamak için daha iyi bir altyapı oluşturabilir.
  5. Teknoloji Bağımsızlığı:
    • Problem: Tek katmanlı bir uygulama, kullanılan teknolojilere sıkı bir şekilde bağlı olabilir. Bu, teknoloji değişiklikleri veya güncellemeleri yapmayı zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, her katmanın bağımsız olarak geliştirilmesini ve değiştirilmesini sağlar. Bu, teknoloji değişikliklerine daha esnek bir uyum sağlar.
  6. Entity Framework Core Entegrasyonu:
    • Problem: Tek katmanlı bir uygulamada, veritabanı etkileşimi genellikle doğrudan iş mantığı kodu içinde yapılır. Bu, bakımı zorlaştırabilir ve kod karmaşıklığına neden olabilir.
    • Çözüm: Çok katmanlı mimari, Entity Framework Core gibi ORM araçlarını daha etkili bir şekilde entegre etmeyi sağlar. Veritabanı etkileşimi iş mantığından ayrılarak daha düzenli bir yapı oluşturulabilir.

Sonuç olarak, çok katmanlı uygulama mimarisi, büyük ve karmaşık yazılım projelerinde daha etkili bir geliştirme, bakım ve yönetim süreci sağlar. Entity Framework Core ile birleştirildiğinde, veritabanı etkileşimini daha düzenli ve yönetilebilir hale getirerek uygulamanın genel performansını artırabilir.

Çoklu Uygulamalar ve Katmanlar

Bu yaklaşım, genellikle büyük ölçekli ve karmaşık sistemlerin geliştirilmesinde kullanılır.

  1. Modüler Geliştirme ve Bakım Kolaylığı:
    • Problem: Tek bir uygulamada tüm iş mantığı, veritabanı etkileşimi ve kullanıcı arayüzü bir arada bulunursa, bu uygulamanın büyümesi ve bakımı zor olabilir.
    • Çözüm: Birden çok uygulama ve katman, her bir uygulamayı belirli bir işlevselliği yerine getiren modüler parçalara böler. Her uygulama kendi içinde bağımsız olarak geliştirilebilir ve bakımı kolaylaştırır.
  2. Hizmet Odaklı Mimari (Service-Oriented Architecture – SOA):
    • Problem: Büyük sistemlerde, farklı işlevselliği olan birçok uygulama ve servis bir arada çalışmalıdır. Tek bir uygulamada tüm işlevselliği barındırmak zor ve karmaşık olabilir.
    • Çözüm: SOA, farklı uygulamaların ve servislerin belirli görevleri yerine getirmesine olanak tanır. Bu, işlevselliğin parçalara bölünmesini ve daha iyi ölçeklenebilir ve yönetilebilir bir sistem oluşturulmasını sağlar.
  3. Veritabanı Ölçeklenebilirliği:
    • Problem: Tek bir veritabanı, büyük ve çok sayıda kullanıcıya hizmet veren bir uygulama için performans sorunlarına yol açabilir.
    • Çözüm: Birden çok uygulama ve katman, her biri kendi veritabanına sahip olabilir. Bu, veritabanı işlemlerini paralel olarak yürüterek ölçeklenebilirliği artırır.
  4. Teknoloji Bağımsızlığı:
    • Problem: Tek bir uygulamada farklı teknolojileri kullanmak, tüm sistem üzerinde değişiklik yapmayı ve güncellemeleri zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Birden çok uygulama ve katman, her birinin kendi teknoloji yığınını seçmesine olanak tanır. Bu, teknoloji değişikliklerine daha iyi uyum sağlar.
  5. Uygulama Güvenliği:
    • Problem: Tüm iş mantığı ve veritabanı etkileşimi tek bir uygulamada yoğunlaştırıldığında, güvenlik riskleri artabilir.
    • Çözüm: Farklı uygulamalar arasında güvenlik duvarları oluşturarak, her bir uygulamayı bağımsız olarak güvenli kılabilirsiniz.
  6. İş Sürekliliği ve Yedekleme:
    • Problem: Tek bir uygulamada meydana gelen bir arıza, tüm sistem performansını etkileyebilir.
    • Çözüm: Birden çok uygulama ve katman, bir uygulamanın çökmesi durumunda diğer uygulamaların çalışmaya devam etmesine olanak tanır. Bu, iş sürekliliği sağlar ve sistemdeki bir arızanın etkisini azaltır.
  7. Entegrasyon Kolaylığı:
    • Problem: Farklı işlevselliği olan uygulamaların bir arada çalışması, entegrasyon sorunlarına neden olabilir.
    • Çözüm: İyi bir katmanlı mimari, uygulamalar arasında entegrasyon noktalarını düzenler ve bu sayede sistemde sorunsuz bir şekilde çalışmayı sağlar.

Sonuç olarak, birden çok uygulama ve katman yaklaşımı, büyük ve karmaşık sistemlerin daha iyi yönetilebilir, ölçeklenebilir ve sürdürülebilir olmasını sağlar. Entity Framework Core ile birleştirildiğinde, veritabanı etkileşimini daha etkili bir şekilde yönetir ve uygulamanın genel performansını artırabilir.

Best Practices for Common Knowledge and Maintenance in Software Development

Özellikle ortak bilgi (common knowledge) ve bakım (maintenance) konularının neden önemli olduğunu anlatmak, bir yazılım uygulamasının başarılı olabilmesi için kritik bir rol oynar.

  1. Ortak Bilgi (Common Knowledge):
    • Problem: Büyük ve karmaşık yazılım projelerinde, ekip üyeleri arasında ortak bir anlayışın olmaması, iletişim ve işbirliğini zorlaştırabilir. Herkesin aynı sayfada olmaması, hatalara, verimlilik kayıplarına ve tutarsızlıklara yol açabilir.
    • Çözüm: İyi bir uygulama mimarisi, ortak bir dil ve tasarım prensipleri oluşturarak ekip üyeleri arasında ortak bilgi oluşturmayı hedefler. Bu, hem geliştirme hem de bakım süreçlerini daha etkili kılar.
  2. Belirli Mimarik Prensipleri:
    • Problem: Ekip üyeleri, uygulama mimarisinin temel prensipleri konusunda bilgi sahibi olmadığında, tasarım ve geliştirme süreçleri daha çeşitli ve karmaşık hale gelebilir.
    • Çözüm: Ortak bilgi oluşturmak için, belirli mimari prensipleri belirlenmelidir. Bu prensipler, uygulamanın modüler yapısını, veritabanı etkileşimini ve diğer önemli konuları içermelidir. Entity Framework Core gibi araçların nasıl kullanılacağı, bu prensipler arasında yer alabilir.
  3. Belgeler ve Rehberler:
    • Problem: Yazılım ekipleri, uygulama mimarisine ilişkin yeterli belgeleme ve rehberlere sahip olmadığında, yeni ekibin entegrasyonu, hataların düzeltilmesi ve geliştirme süreçlerinin iyileştirilmesi zorlaşabilir.
    • Çözüm: Ortak bilgi oluşturmak için, uygulama mimarisine dair belgeler ve rehberler oluşturulmalıdır. Bu belgeler, yeni ekip üyelerine hızlı bir şekilde adapte olmalarına yardımcı olur ve projenin uzun vadeli sürdürülebilirliğini artırır.
  4. Mimari Değişikliklerin İzlenmesi:
    • Problem: Uygulama geliştikçe, mimari değişiklikler olabilir. Ancak bu değişikliklerin izlenmemesi, bakım sürecini karmaşıklaştırabilir ve gelecekte hatalara neden olabilir.
    • Çözüm: Ortak bilgi oluşturmak, ekip üyelerinin mimari değişiklikleri anlamalarını ve uyum sağlamalarını sağlar. Bu, kod tabanındaki değişikliklerin belgelenmesi ve paylaşılması anlamına gelir.
  5. Ekip İçi Eğitim ve İletişim:
    • Problem: Ekipler arasında sürekli bir eğitim ve iletişim eksikliği, hızlı değişimlere ve yeni gereksinimlere uyum sağlamayı zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Ortak bilgi oluşturmak, ekip içi eğitim ve iletişimi teşvik eder. Düzenli toplantılar, bilgi paylaşımı, kod inceleme süreçleri ve ekip içi eğitim programları, ortak bilgiyi güçlendirir.
  6. Bakım Kolaylığı:
    • Problem: Bir uygulama geliştirildikten sonra, sürekli bakım ve güncelleme gereklidir. Ancak kodun anlaşılması zor veya eksikse, bakım işlemleri karmaşık hale gelebilir.
    • Çözüm: İyi bir uygulama mimarisi, bakım süreçlerini kolaylaştırır. Modüler yapı ve belirli tasarım prensipleri, hızlı ve hatasız bakım yapmayı mümkün kılar.

Sonuç olarak, ortak bilgi ve bakım kolaylığı, bir yazılım uygulamasının uzun vadeli başarısı ve sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir. Entity Framework Core gibi araçlarla birleştirildiğinde, bu prensiplerle uyumlu bir şekilde kullanılarak daha güçlü ve sürdürülebilir bir uygulama geliştirmek mümkündür.

Selecting an Architecture: Key Considerations and Decision Points

  1. Proje Gereksinimleri:
    • Problem: Proje gereksinimleri, mimari seçiminde temel bir faktördür. Her proje farklıdır ve belirli bir işlevselliği veya performansı destekleyen bir mimariye ihtiyaç duyar.
    • Çözüm: Proje gereksinimlerini anlamak, uygulamanın ölçeklenmesi, performans gereksinimleri, kullanılacak teknolojiler ve entegrasyonlar gibi konuları içermelidir. Bu gereksinimler, doğru mimari seçimi için temel bir rehberlik sağlar.
  2. Modülerlik ve Ölçeklenebilirlik:
    • Problem: Modülerlik, uygulamanın parçalara bölünmesini ve her bir parçanın bağımsız olarak geliştirilebilmesini ifade eder. Ölçeklenebilirlik ise uygulamanın artan taleplerle başa çıkabilme kapasitesidir.
    • Çözüm: Uygulamanın gelecekteki büyümesini düşünerek modüler bir mimari seçmek önemlidir. Modülerlik, geliştirme sürecini kolaylaştırır ve ölçeklenebilirlik, uygulamanın büyüdükçe performansını korumasına yardımcı olur.
  3. Veritabanı Etkileşimi ve ORM İhtiyacı:
    • Problem: Uygulamanın veritabanıyla etkileşimi, mimari seçiminde önemli bir faktördür. Bazı projeler için hafif bir veritabanı etkileşimi yeterli olabilirken, diğer projeler karmaşık bir veritabanı modeline ve ORM aracına ihtiyaç duyabilir.
    • Çözüm: Entity Framework Core gibi ORM araçlarının, veritabanı etkileşimi üzerindeki etkisini değerlendikten sonra, projenin ihtiyaçlarına uygun bir mimari seçilmelidir.
  4. İş Mantığı ve Uygulama Katmanları:
    • Problem: İş mantığı ve uygulama katmanları, bir uygulamanın temelini oluşturur. Bu katmanların nasıl organize edileceği ve birbiriyle etkileşimde bulunacağı, mimari seçiminde belirleyici bir faktördür.
    • Çözüm: İş mantığı ve uygulama katmanları, projenin gereksinimlerine uygun bir şekilde organize edilmelidir. Doğru bir mimari seçim, bu katmanların düzenli ve sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesini sağlar.
  5. Performans ve Optimizasyon:
    • Problem: Her uygulama performans gereksinimlerine sahiptir ve mimari seçimi, uygulamanın performansını etkiler. Veritabanı erişimi, ağ trafiği, önbellekleme stratejileri gibi faktörler performans üzerinde belirleyici olabilir.
    • Çözüm: Projenin performans beklentilerini anlamak ve bu beklentilere uygun bir mimari seçmek önemlidir. İyi bir mimari, performans optimizasyonu için uygun stratejilere izin verir.
  6. Teknoloji Bağımsızlığı:
    • Problem: Belirli bir teknolojiye bağlı bir mimari seçmek, gelecekteki teknoloji değişikliklerini ve güncellemelerini zorlaştırabilir.
    • Çözüm: Teknoloji bağımsız bir mimari, projenin farklı teknolojilere uyum sağlamasına olanak tanır. Böylece, uygulama geliştikçe teknoloji değişikliklerine uyum sağlamak daha kolay olur.
  7. Topluluk Desteği ve Dokümantasyon:
    • Problem: Seçilen mimarinin geniş bir topluluk tarafından destekleniyor olması ve iyi bir dokümantasyona sahip olması, geliştirme süreçlerini kolaylaştırır.
    • Çözüm: Popüler ve topluluk tarafından desteklenen bir mimari seçmek, sorunlara çözüm bulma ve yeni ekibin projeye hızlı bir şekilde adapte olmasını sağlar. İyi bir dokümantasyon, geliştiricilere rehberlik eder ve hataları düzeltme sürecini hızlandırır.
  8. Bakım ve Uzun Vadeli Sürdürülebilirlik:
    • Problem: Mimari seçiminde uzun vadeli sürdürülebilirlik göz ardı edildiğinde, gelecekte bakım işlemleri daha karmaşık ve zaman alıcı olabilir.
    • Çözüm: Uzun vadeli sürdürülebilirlik düşünülerek, proje geliştiğinde ve büyüdüğünde bakım işlemlerini kolaylaştıracak bir mimari seçmek önemlidir. Modüler yapılar ve iyi tasarlanmış katmanlar, uzun vadeli bakımı kolaylaştırabilir.

Sonuç olarak, bir mimari seçim sürecinde proje gereksinimlerini, modülerlik, veritabanı etkileşimi, iş mantığı katmanları, performans, teknoloji bağımsızlığı, topluluk desteği ve bakım sürekliliği gibi faktörleri dikkate almak, bir yazılım projesinin başarısı için önemlidir. Entity Framework Core gibi araçlar, belirlenen mimari yaklaşımların uygulanmasını destekleyerek projenin etkin bir şekilde yönetilmesine katkı sağlar.

Design Patterns with EF

Data Access Layer

  1. Amaç:
    • Veri Erişim Katmanı, veritabanı işlemlerini yönetme ve uygulama katmanlarına karşı soyutlama sağlama amacını taşır. Bu sayede, uygulamanın geri kalan kısmı veritabanı ayrıntılarından bağımsız bir şekilde çalışabilir.
  2. Soyutlama:
    • Veri Erişim Katmanı, veritabanıyla etkileşimi soyutlar. Bu, uygulama içinde veritabanı şeması veya sorgularıyla ilgilenen kodların diğer işlevselliğinden ayrılmasını sağlar.
  3. Entity Framework Core ile Entegrasyon:
    • Entity Framework Core, bir ORM (Object-Relational Mapping) aracıdır ve Veri Erişim Katmanı ile entegre edilerek nesne modeli ile veritabanı arasındaki ilişkiyi sağlar.

Veri Erişim Katmanı Tasarımı:

  1. Repository Pattern:
    • Amaç: Veritabanı işlemlerini yönetmek için Repository tasarım deseni kullanılır. Bu desen, veritabanı işlemlerini soyutlamak için genellikle bir arayüz veya sınıf içerir.
    • Uygulama: Repository, veritabanı sorgularını gerçekleştiren CRUD (Create, Read, Update, Delete) işlemlerini içerir. Entity Framework Core ile entegre olacak şekilde tasarlanır.
  2. Unit of Work Pattern:
    • Amaç: Veritabanı işlemlerini birleştirerek, işlemlerin atomik (tek bir işlem olarak) gerçekleşmesini sağlayan bir tasarım desenidir.
    • Uygulama: Unit of Work, bir veya daha fazla Repository’nin işlemlerini birleştirir ve bu işlemleri tek bir işlem gibi yönetir.
  3. DTO (Data Transfer Object) Kullanımı:
    • Amaç: Veri transferini optimize etmek ve sadece gerekli verilerin taşınmasını sağlamak amacıyla DTO kullanılır.
    • Uygulama: Veritabanından alınan veriler, uygulamanın geri kalanında kullanılacak nesnelere dönüştürülerek taşınır. Bu, gereksiz veri transferini önler.
  4. Caching Stratejileri:
    • Amaç: Performansı artırmak ve tekrarlanan sorguların gereksiz yere veritabanına gitmesini engellemek için caching stratejileri kullanılır.
    • Uygulama: Sıkça kullanılan verilere önbellek (cache) kullanılarak erişim sağlanır. Bu, veritabanına olan sorgu yükünü azaltabilir.

Best Practices ve İpuçları:

  1. Dependency Injection (Bağımlılık Enjeksiyonu):
    • Dependency Injection kullanarak, Veri Erişim Katmanı bileşenlerinin diğer katmanlara entegre edilmesi sağlanır. Bu, bağımlılıkların daha iyi yönetilmesini ve test edilebilir bir kod tabanı oluşturulmasını sağlar.
  2. Lazy Loading ve Eager Loading:
    • Entity Framework Core’un sağladığı Lazy Loading ve Eager Loading stratejilerini doğru bir şekilde kullanmak, veritabanından veri çekme ve ilişkisel verileri optimize etme konusunda önemlidir.
  3. Transaction Yönetimi:
    • İşlemleri birleştiren ve atomik bir şekilde çalışmasını sağlayan Transaction yönetimi, veritabanı işlemlerinde güvenilirliği artırır.
  4. Exception Handling:
    • Veritabanı işlemlerinde olası hatalara karşı etkili bir exception handling stratejisi geliştirmek, uygulamanın sağlamlığını artırır.
  5. Logging ve Monitoring:
    • Veritabanı işlemlerini loglama ve izleme, performans sorunlarını tespit etmek, hataları çözmek ve uygulamanın genel sağlığını izlemek açısından önemlidir.

Örnek Senaryo:

Bir öğrenci bilgi sistemi uygulaması için Veri Erişim Katmanı tasarımı:

Repository Interface:

public interface IStudentRepository
{
    Task<Student> GetByIdAsync(int studentId);
    Task<IEnumerable<Student>> GetAllAsync();
    Task AddAsync(Student student);
    Task UpdateAsync(Student student);
    Task DeleteAsync(int studentId);
}

Repository Implementation:

public class StudentRepository : IStudentRepository
{
    private readonly DbContext _context;

    public StudentRepository(DbContext context)
    {
        _context = context;
    }

    public async Task<Student> GetByIdAsync(int studentId)
    {
        return await _context.Set<Student>().FindAsync(studentId);
    }

    public async Task<IEnumerable<Student>> GetAllAsync()
    {
        return await _context.Set<Student>().ToListAsync();
    }

    public async Task AddAsync(Student student)
    {
        await _context.Set<Student>().AddAsync(student);
        await _context.SaveChangesAsync();
    }

    public async Task UpdateAsync(Student student)
    {
        _context.Set<Student>().Update(student);
        await _context.SaveChangesAsync();
    }

    public async Task DeleteAsync(int studentId)
    {
        var student = await _context.Set<Student>().FindAsync(studentId);
        if (student != null)
        {
            _context.Set<Student>().Remove(student);
            await _context.SaveChangesAsync();
        }
    }
}

Unit of Work Interface:

public interface IUnitOfWork
{
    IStudentRepository Students { get; }
    // Diğer repository'ler buraya eklenebilir.
    Task<int> SaveChangesAsync();
}

Unit of Work Implementation:

public class UnitOfWork : IUnitOfWork
{
    private readonly DbContext _context;
    private IStudentRepository _students;

    public UnitOfWork(DbContext context)
    {
        _context = context;
    }

    public IStudentRepository Students => _students ??= new StudentRepository(_context);

    public async Task<int> SaveChangesAsync()
    {
        return await _context.SaveChangesAsync();
    }
}

Bu örnek, Veri Erişim Katmanı için Repository ve Unit of Work desenlerini kullanarak, öğrenci bilgilerini veritabanına eklemek, güncellemek, silmek ve almak için bir yapı sağlamaktadır. Bu tasarım, iş mantığı katmanlarından ve diğer katmanlardan veritabanı ayrıntılarını soyutlar ve uygulamanın daha sürdürülebilir olmasına olanak tanır.

Repository Pattern

Repository tasarım deseni, bir uygulamanın veritabanı işlemlerini soyutlamak için kullanılan bir yapıdır. Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirildiğinde, bu desen, veritabanı ile etkileşimi düzenler, işlemleri soyutlar ve uygulamanın geri kalan kısmından veritabanı ayrıntılarını gizler.

  1. Amaç:
    • Repository Pattern, veritabanı işlemlerini soyutlamak ve bir arayüz aracılığıyla bu işlemlere erişimi düzenlemek için kullanılır. Bu sayede, uygulama içinde veritabanı ile ilgili ayrıntılar diğer katmanlardan izole edilir.
  2. Soyutlama:
    • Repository, veritabanı işlemlerini bir arayüz veya sınıf içinde soyutlar. Bu sayede, uygulama katmanları, veritabanıyla doğrudan iletişim kurmak yerine Repository’yi kullanarak işlemleri gerçekleştirir.

Repository Pattern Tasarımı:

  1. Generic Repository:
    • Repository Pattern genellikle generic bir yapıda tasarlanır. Bu, her bir varlık (entity) için tekrar tekrar aynı CRUD işlemlerini yazmaktan kaçınmayı sağlar.
    • Örnek:
public interface IRepository<TEntity> where TEntity : class
{
    Task<TEntity> GetByIdAsync(int id);
    Task<IEnumerable<TEntity>> GetAllAsync();
    Task AddAsync(TEntity entity);
    Task UpdateAsync(TEntity entity);
    Task DeleteAsync(int id);
}

Entity Framework Core Implementation:

  • Repository’nin Entity Framework Core ile entegrasyonu, LINQ sorgularını kullanarak veritabanı işlemlerini gerçekleştirir.
  • Örnek:
public class Repository<TEntity> : IRepository<TEntity> where TEntity : class
{
    private readonly DbContext _context;
    private readonly DbSet<TEntity> _dbSet;

    public Repository(DbContext context)
    {
        _context = context ?? throw new ArgumentNullException(nameof(context));
        _dbSet = _context.Set<TEntity>();
    }

    public async Task<TEntity> GetByIdAsync(int id)
    {
        return await _dbSet.FindAsync(id);
    }

    public async Task<IEnumerable<TEntity>> GetAllAsync()
    {
        return await _dbSet.ToListAsync();
    }

    public async Task AddAsync(TEntity entity)
    {
        await _dbSet.AddAsync(entity);
        await _context.SaveChangesAsync();
    }

    public async Task UpdateAsync(TEntity entity)
    {
        _context.Entry(entity).State = EntityState.Modified;
        await _context.SaveChangesAsync();
    }

    public async Task DeleteAsync(int id)
    {
        var entity = await _dbSet.FindAsync(id);
        if (entity != null)
        {
            _dbSet.Remove(entity);
            await _context.SaveChangesAsync();
        }
    }
}

Repository Pattern Kullanımı:

  1. Dependency Injection ile Repository:
    • Repository’nin uygulama içinde kullanılabilmesi için dependency injection kullanılır.
    • Örnek:
public class StudentService
{
    private readonly IRepository<Student> _studentRepository;

    public StudentService(IRepository<Student> studentRepository)
    {
        _studentRepository = studentRepository;
    }

    public async Task<Student> GetStudentByIdAsync(int studentId)
    {
        return await _studentRepository.GetByIdAsync(studentId);
    }

    // Diğer işlemler...
}

Unit of Work ile Repository Entegrasyonu:

  • Repository Pattern genellikle Unit of Work deseni ile birleştirilir. Unit of Work, bir veya daha fazla Repository’yi birleştirerek işlemleri yönetir.
  • Örnek:
public interface IUnitOfWork
{
    IRepository<Student> Students { get; }
    // Diğer Repository'ler buraya eklenebilir.
    Task<int> SaveChangesAsync();
}

Dependency Injection ile Unit of Work:

  • Unit of Work, uygulama içinde kullanılabilmek için dependency injection ile enjekte edilir.
  • Örnek:
public class StudentService
{
    private readonly IUnitOfWork _unitOfWork;

    public StudentService(IUnitOfWork unitOfWork)
    {
        _unitOfWork = unitOfWork;
    }

    public async Task<Student> GetStudentByIdAsync(int studentId)
    {
        return await _unitOfWork.Students.GetByIdAsync(studentId);
    }

    // Diğer işlemler...
}

Repository Pattern Avantajları:

  1. Soyutlama ve İzolasyon:
    • Veritabanı işlemleri diğer katmanlardan izole edilir ve soyutlanır, bu da uygulamanın genel tasarımını iyileştirir.
  2. Tekrar Kullanılabilirlik:
    • Generic Repository sayesinde CRUD işlemleri kolayca yeniden kullanılabilir.
  3. Test Edilebilirlik:
    • Repository, uygulamanın geri kalan kısmından bağımsız olarak test edilebilir.
  4. Kodun Daha Okunabilir Olması:
    • Veritabanı işlemleri, Repository içinde merkezi olarak yönetildiği için kod daha temiz ve okunabilir olur.

Repository Pattern Dezavantajları:

  1. Artan Soyutlama:
    • Repository Pattern, gereksiz soyutlama getirebilir ve küçük projelerde aşırı mühendislik olabilir.
  2. Performans:
    • Bazı durumlarda, özellikle büyük veri setleri ile çalışırken, doğrudan SQL sorguları kullanmak Repository’ye göre daha performanslı olabilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. Doğru Zaman ve Yer:
    • Repository Pattern, özellikle büyük ve karmaşık uygulamalarda faydalıdır. Ancak küçük projelerde gereksiz karmaşıklığa neden olabilir. Doğru zaman ve yerde kullanılmalıdır.
  2. EF Core’nun Sağladığı İmkanlar:
    • Entity Framework Core, birçok veritabanı işlemini doğrudan destekler. Repository Pattern’ı kullanmadan önce, EF Core’nun sunduğu imkanları değerlendirmek önemlidir.
  3. Queryable ve LINQ Kullanımı:
    • Repository’nin IQueryable döndürmesi ve LINQ sorgularını desteklemesi, veritabanı işlemlerini daha esnek hale getirebilir.
  4. Caching ve Optimizasyon:
    • Veritabanı işlemlerini optimize etmek için caching stratejilerini düşünmek önemlidir. Özellikle sıkça kullanılan veriler için önbellek kullanımı gözden geçirilmelidir.

Repository Pattern, uygulamanın büyüklüğüne, karmaşıklığına ve gereksinimlerine bağlı olarak kullanılmalıdır. Küçük projelerde gereksiz bir soyutlama olabilir, ancak büyük ve ölçeklenebilir projelerde veritabanı erişimi üzerinde daha fazla kontrol sağlayabilir ve bakımı kolaylaştırabilir.

Unit of Work Pattern

Unit of Work tasarım deseni, bir uygulamanın veritabanı işlemlerini birleştiren ve bu işlemleri tek bir işlem gibi yöneten bir yapıdır. Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirildiğinde, Unit of Work deseni, işlemleri gruplamak, koordine etmek ve bir hata durumunda geri almak için kullanılır.

  1. Amaç:
    • Unit of Work Pattern, bir veya daha fazla Repository’yi birleştirerek, işlemleri gruplamak, koordine etmek ve aynı işlem içinde geri almayı sağlamak için kullanılır. Böylece, işlemler atomik bir şekilde çalışır.
  2. Transaction Yönetimi:
    • Unit of Work, işlemleri tek bir işlem (transaction) altında toplar. Bu sayede, işlemler başarıyla tamamlanırsa uygulama durumu kaydedilir, aksi takdirde işlemler geri alınır.

Unit of Work Pattern Tasarımı:

  1. Unit of Work Interface:
    • Unit of Work deseni genellikle bir arayüz veya sınıf içerir. Bu, uygulama katmanlarından bu deseni kullanabilmesi için bir arayüz sunar.
    • Örnek:
public interface IUnitOfWork : IDisposable
{
    IRepository<Student> Students { get; }
    // Diğer Repository'ler buraya eklenebilir.
    Task<int> SaveChangesAsync();
    void BeginTransaction();
    Task CommitAsync();
    void Rollback();
}

Unit of Work Implementation:

  • Unit of Work, IRepository arayüzlerini içerir ve bu arayüzleri kullanarak işlemleri yönetir. Ayrıca, işlemleri başlatma, kaydetme, geri alma gibi işlevleri sağlar.
  • Örnek:
public class UnitOfWork : IUnitOfWork
{
    private readonly DbContext _context;
    private Dictionary<Type, object> _repositories;
    private IDbContextTransaction _transaction;

    public UnitOfWork(DbContext context)
    {
        _context = context ?? throw new ArgumentNullException(nameof(context));
        _repositories = new Dictionary<Type, object>();
    }

    public IRepository<Student> Students => GetRepository<Student>();

    // Diğer Repository'ler buraya eklenebilir.

    public async Task<int> SaveChangesAsync()
    {
        return await _context.SaveChangesAsync();
    }

    public void BeginTransaction()
    {
        _transaction = _context.Database.BeginTransaction();
    }

    public async Task CommitAsync()
    {
        try
        {
            await SaveChangesAsync();
            _transaction?.Commit();
        }
        catch
        {
            Rollback();
            throw;
        }
    }

    public void Rollback()
    {
        _transaction?.Rollback();
    }

    public void Dispose()
    {
        _context.Dispose();
        _transaction?.Dispose();
    }

    private IRepository<TEntity> GetRepository<TEntity>() where TEntity : class
    {
        if (_repositories.ContainsKey(typeof(TEntity)))
        {
            return (IRepository<TEntity>)_repositories[typeof(TEntity)];
        }

        var repository = new Repository<TEntity>(_context);
        _repositories.Add(typeof(TEntity), repository);
        return repository;
    }
}

Unit of Work Pattern Kullanımı:

  1. Dependency Injection ile Unit of Work:
    • Unit of Work, uygulama içinde kullanılabilmesi için dependency injection ile enjekte edilir.
    • Örnek:
public class StudentService
{
    private readonly IUnitOfWork _unitOfWork;

    public StudentService(IUnitOfWork unitOfWork)
    {
        _unitOfWork = unitOfWork;
    }

    public async Task<Student> GetStudentByIdAsync(int studentId)
    {
        return await _unitOfWork.Students.GetByIdAsync(studentId);
    }

    // Diğer işlemler...

    public async Task CreateStudent(Student student)
    {
        _unitOfWork.Students.Add(student);
        await _unitOfWork.CommitAsync();
    }
}

Unit of Work Pattern Avantajları:

  1. Transaction Yönetimi:
    • İşlemleri tek bir işlem altında gruplamak, başarıyla tamamlanmalarını veya geri alınmalarını sağlar.
  2. Repository’lerle Entegrasyon:
    • Unit of Work, bir veya daha fazla Repository’yi birleştirerek işlemleri koordine eder.
  3. Dependency Injection ile Uyumlu:
    • Dependency injection kullanılarak, uygulama içinde kolayca kullanılabilir.
  4. Test Edilebilirlik:
    • Unit of Work, uygulama içinde test edilebilir.

Unit of Work Pattern Dezavantajları:

  1. Karmaşıklık:
    • Küçük projelerde ve basit işlemlerde, Unit of Work deseni gereksiz karmaşıklığa neden olabilir.
  2. Artan Bellek Kullanımı:
    • Unit of Work, uygulama çalıştığı sürece bellekte kalır. Bu durum, büyük ve uzun süre çalışan uygulamalarda artan bellek kullanımına yol açabilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. Doğru Zaman ve Yer:
    • Unit of Work Pattern, özellikle büyük ve karmaşık uygulamalarda işe yarar. Küçük projelerde ve basit işlemlerde doğrudan Entity Framework Core’un sağladığı özellikler kullanılabilir.
  2. Performans:
    • Unit of Work kullanımının performansa etkisini değerlendirmek önemlidir. Bazı durumlarda, doğrudan SQL sorguları kullanmak daha performanslı olabilir.
  3. Disposable Pattern:
    • IDisposable arayüzünü uygulamak, kullanılan kaynakların doğru bir şekilde temizlenmesini sağlar.

Inversion of Control (IoC)

Inversion of Control (IoC) ve Dependency Injection (DI), bir uygulamanın mimarisini düzenlemek ve bağımlılıkları yönetmek için kullanılan önemli tasarım prensipleridir. Bu prensipler, bir uygulamanın sürdürülebilirliğini, test edilebilirliğini ve genel bakımını artırabilir. Bu prensipleri Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirerek uygulamaların tasarımını iyileştirmek mümkündür.

  1. Temel İlke:
    • IoC, bir yazılım bileşeninin kontrol akışını dış bir kaynağa (genellikle bir konteyner) devretme prensibidir. Bu, bir bileşenin kendi bağımlılıklarını yönetmek yerine dışarıdan almasını sağlar.
  2. Dependency Inversion Principle (DIP):
    • IoC’nin temelini oluşturan Dependency Inversion Principle, üst seviye modüllerin düşük seviye modüllere bağımlı olmamasını, her ikisinin de soyutlamalara (abstractions) bağımlı olmasını önerir.

Dependency Injection (DI) Nedir?

  1. Temel İlke:
    • DI, bir bileşenin bağımlılıklarını dışarıdan alması ve bu bağımlılıkları bir başka bileşen tarafından sağlanması prensibidir.
  2. Bağımlılıkların Dışarıdan Enjekte Edilmesi:
    • Bileşenlerin ihtiyaç duyduğu diğer bileşenleri almak yerine, DI prensibi bu bağımlılıkların dışarıdan enjekte edilmesini önerir.

Entity Framework Core ile IoC ve DI Entegrasyonu:

  1. DbContext ve DI:
    • EF Core’da DbContext sınıfı, uygulamanın veritabanı işlemlerini yönetir. DI, DbContext‘in yaşam döngüsünü kontrol etmek için kullanılır.
    • Örnek:
services.AddDbContext<ApplicationDbContext>(options =>
    options.UseSqlServer(Configuration.GetConnectionString("DefaultConnection")));

Repository ve Unit of Work ile DI:

  • Repository ve Unit of Work desenleri, DI ile birleştirilerek bağımlılıkların yönetilmesini sağlar.
  • Örnek:
services.AddScoped<IStudentRepository, StudentRepository>();
services.AddScoped<IUnitOfWork, UnitOfWork>();

Controller ve Service Sınıfları ile DI:

  • Controller sınıfları ve servis sınıfları, bağımlılıklarını DI aracılığıyla alır. Bu, test edilebilir ve sürdürülebilir kod yazmayı kolaylaştırır.
  • Örnek:
public class StudentController : Controller
{
    private readonly IStudentService _studentService;

    public StudentController(IStudentService studentService)
    {
        _studentService = studentService;
    }

    // Controller işlemleri...
}

Constructor Injection:

  • Bağımlılıklar genellikle constructor injection ile enjekte edilir. Bu, bir sınıfın örneği oluşturulurken bağımlılıkların belirli bir konfigürasyonla sağlanmasını sağlar.
  • Örnek:
public class StudentService : IStudentService
{
    private readonly IUnitOfWork _unitOfWork;

    public StudentService(IUnitOfWork unitOfWork)
    {
        _unitOfWork = unitOfWork;
    }

    // Servis işlemleri...
}

IoC ve DI Avantajları:

  1. Bağımlılıkların Azalması:
    • Bağımlılıkların dışarıdan sağlanması, bileşenlerin daha az bağımlı olmasını sağlar.
  2. Sürdürülebilirlik:
    • Kodun daha sürdürülebilir olmasını sağlar. Bağımlılıkların DI aracılığıyla yönetilmesi, kodun daha esnek ve değiştirilebilir olmasına katkı sağlar.
  3. Test Edilebilirlik:
    • DI, birim testlerin daha kolay yazılmasını sağlar. Bağımlılıkların taklit edilebilir ve değiştirilebilir olması, testlerin daha etkili bir şekilde yapılmasını sağlar.
  4. Modüler Tasarım:
    • DI prensibi, modüler bir tasarımı teşvik eder. Bileşenler arası bağımlılıkların düzenlenmesi, uygulamanın farklı katmanlarının daha iyi ayrılmasını sağlar.

IoC ve DI Dezavantajları:

  1. Öğrenme Eğrisi:
    • Bu prensipleri yeni öğrenen geliştiriciler için başlangıçta karmaşık gelebilir. Ancak zamanla, DI’nın faydalarını anlamak daha kolay hale gelir.
  2. Aşırı Mühendislik:
    • Küçük projelerde veya basit senaryolarda, DI kullanmak gereksiz bir mühendislik olabilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. Dependency Injection Konteyneri Seçimi:
    • .NET Core ve ASP.NET Core, built-in DI konteynerine sahiptir. Ancak daha gelişmiş ihtiyaçlar için üçüncü taraf DI konteynerleri de kullanılabilir (örneğin, Autofac, Unity).
  2. Bağımlılıkların Azaltılması:
    • Bağımlılıkları minimumda tutmak ve bağımlılıkları gerekli olduğu yerde ve en düşük seviyede enjekte etmek, kodun daha okunabilir ve yönetilebilir olmasına yardımcı olur.
  3. Single Responsibility Principle (SRP):
    • Her sınıfın veya bileşenin tek bir sorumluluğu olması, bağımlılıkların daha iyi yönetilmesini sağlar.
  4. Constructor Injection Tercihi:
    • Constructor injection, bağımlılıkların net bir şekilde görünmesini sağlar ve sınıfın durumu (state) oluşturulduğunda bağımlılıkların hazır olmasını sağlar.

Inversion of Control ve Dependency Injection, bir uygulamanın genel tasarımını ve bağımlılıklarını yönetme konusunda önemli prensiplerdir. Bu prensipler, kodun daha sürdürülebilir, test edilebilir ve modüler olmasına katkı sağlar. Entity Framework Core ile birleştirildiklerinde, veritabanı işlemlerini yönetmek ve bağımlılıkları doğru bir şekilde enjekte etmek daha etkili hale gelir.

Queryable Arayüzü

Queryable arayüzü, LINQ (Language Integrated Query) sorgularını destekleyen ve sorguların veritabanında yürütülmesine olanak tanıyan bir arayüzdür. Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirildiğinde, Queryable arayüzü, veritabanı sorgularını LINQ sorgularıyla oluşturmak ve optimize etmek için kullanılır. Bu sayede, veritabanında yürütülen sorgular daha etkili ve optimize edilmiş olabilir.

Queryable Arayüzü Nedir?

  1. Temel İlke:
    • Queryable arayüzü, LINQ sorgularını çalıştırmak için gerekli olan işlevselliği sağlar. LINQ sorguları, dilin parçası olarak kullanılabilir ve bu sorgular IQueryable<T> türünden nesneler üzerinde çalıştırılabilir.
  2. Deferred Execution:
    • Queryable arayüzü, LINQ sorgularının ertelenmiş (deferred) yürütülmesini destekler. Bu, bir sorgunun oluşturulması ile gerçek sonuçların alınması arasında bir fark olduğu anlamına gelir. Sorgu oluşturulduğunda, veritabanına henüz gitmez, ancak sorgu sonuçları talep edildiğinde yürütülür.

Entity Framework Core ve Queryable Kullanımı:

  1. DbContext ile Queryable:
    • EF Core, DbContext sınıfı aracılığıyla veritabanı işlemlerini yönetir. DbContext üzerinden LINQ sorguları kullanılabilir.
    • Örnek:
var students = dbContext.Students
                       .Where(s => s.Age > 18)
                       .OrderBy(s => s.LastName)
                       .ToList();

Deferred Execution Örneği:

  • LINQ sorgusu, Where ve OrderBy ifadeleriyle oluşturulduktan sonra, ToList ifadesi ile sorgunun yürütülmesi ve sonuçların alınması gerçekleşir.
  • Örnek:
var query = dbContext.Students
                    .Where(s => s.Age > 18)
                    .OrderBy(s => s.LastName);

// Sorgu henüz yürütülmemiş.

var result = query.ToList(); // Sorgu burada yürütülür ve sonuçlar alınır.

Filtering ve Projection:

  • Queryable ile LINQ sorguları kullanarak veritabanından veri çekme, filtreleme ve projeksiyon yapma işlemleri gerçekleştirilebilir.
  • Örnek:
var adults = dbContext.Students
                      .Where(s => s.Age >= 18)
                      .Select(s => new { s.FirstName, s.LastName })
                      .ToList();

Join ve GroupBy:

  • Queryable kullanarak birden fazla tabloyu birleştirme (join) veya gruplama (group by) gibi karmaşık sorgular da yazılabilir.
  • Örnek:
var result = dbContext.Students
                      .Join(dbContext.Courses,
                            student => student.CourseId,
                            course => course.Id,
                            (student, course) => new
                            {
                                student.FirstName,
                                student.LastName,
                                CourseName = course.Name
                            })
                      .ToList();
  1. Optimizasyon ve Performans:
    • Queryable sorguları, LINQ sorgularının veritabanında daha etkili bir şekilde yürütülmesini sağlamak için optimize edilebilir. Özellikle büyük veri setleriyle çalışırken dikkatli sorgu yazımı performans artışına katkı sağlar.

Queryable ve Entity Framework Core Avantajları:

  1. Optimize Edilebilir Sorgular:
    • Queryable kullanarak yazılan LINQ sorguları, veritabanında optimize edilebilir. Bu, daha etkili ve performanslı sorguların yürütülmesini sağlar.
  2. Deferred Execution:
    • Queryable sorguları, ertelenmiş yürütme prensibi ile çalıştığından, sorgunun oluşturulması ile gerçek sonuçların alınması arasında bir bağlantı oluşturulur.
  3. Modüler ve Genişletilebilir Kod:
    • Queryable kullanarak yazılan sorgular, modüler ve genişletilebilir bir yapıya sahiptir. Sorgular parçalara bölünebilir ve ihtiyaç durumunda genişletilebilir.
  4. LINQ Özellikleri:
    • LINQ, birçok farklı dilin sorgu yeteneklerini C# içinde birleştirir. Bu sayede, sorgular daha okunabilir ve anlaşılır olur.

Queryable ve Entity Framework Core Dezavantajları:

  1. Karmaşıklık:
    • Karmaşık sorgular yazmak ve optimize etmek, özellikle büyük projelerde ve karmaşık veri yapılarıyla çalışırken zor olabilir.
  2. Veritabanı İmkanlarının Sınırlamaları:
    • Bazı veritabanları, LINQ sorgularını tam olarak desteklemez veya optimize edemez. Bu durumda, doğrudan SQL sorgularının kullanılması gerekebilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. Sorguların Optimize Edilmesi:
    • Büyük veri setleriyle çalışırken, sorguların optimize edilmesine özen gösterilmelidir. İhtiyaç dahilinde indeksler ve veritabanı optimizasyonları kullanılmalıdır.
  2. SQL Profiler ve Performans İzleme:
    • EF Core tarafından üretilen SQL sorgularını incelemek ve performans izleme araçlarını kullanmak, sorguların veritabanında nasıl yürütüldüğünü anlamak için faydalıdır.
  3. LINQ Bilgisi:
    • LINQ sorgularının yazılması ve optimize edilmesi için LINQ dilini iyi anlamak önemlidir. LINQ, öğrenildiğinde çok güçlü bir sorgu dilidir.
  4. Projection Kullanımı:
    • Yalnızca ihtiyaç duyulan alanların (projection) çekilmesi, veritabanı üzerindeki yükü azaltabilir ve sorgu performansını artırabilir.
  5. Queryable ve AsEnumerable():
    • AsEnumerable() metodunu kullanarak, sorgunun bir noktada bellekte yürütülmesini sağlamak, bazı durumlarda performansı artırabilir. Ancak bu, deferred execution özelliğini kaybetmeye neden olabilir, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır.

Queryable arayüzü, Entity Framework Core ile birlikte kullanıldığında, LINQ sorgularını daha etkili bir şekilde oluşturmak ve optimize etmek için güçlü bir araç sunar. Bu, veritabanı işlemlerini daha verimli ve performanslı hale getirmek için kullanılabilecek önemli bir tasarım öğesidir.

DTOs

Data Transfer Object (DTO), genellikle veritabanındaki verilerin uygulama katmanları arasında transfer edilmesi için kullanılan bir tasarım desenidir. Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirildiğinde, DTO’lar, veritabanından çekilen verilerin, uygulama katmanları arasında taşınırken, sadece gerekli olan bilgilerin taşınmasını sağlar. Bu, performansı artırır, gereksiz veri transferini azaltır ve veritabanı ve uygulama katmanları arasında bağımsızlığı artırır.

DTOs Nedir?

  1. Temel İlke:
    • DTO, bir uygulama katmanından diğerine veri transferi için kullanılan nesnelerdir. Genellikle, veritabanından alınan verilerin sadece belirli özelliklerini içerir.
  2. Gereksinimlere Göre Şekillendirilebilir:
    • DTO’lar, ihtiyaç duyulan veri özelliklerini içerecek şekilde tasarlanabilir. Bu, veritabanından çekilen verilerin gereksiz detayları içermemesini sağlar.

Entity Framework Core ve DTOs Kullanımı:

  1. Projenin İhtiyaçlarına Göre DTO Tasarımı:
    • DTO’lar, uygulamanın ihtiyaçlarına göre tasarlanmalıdır. Her DTO, belirli bir senaryoya veya ekrana yönelik olabilir.
    • Örnek:
public class StudentDto
{
    public int Id { get; set; }
    public string FirstName { get; set; }
    public string LastName { get; set; }
    public int Age { get; set; }
}

DTO’ların Entity’lerden Ayrılması:

  • DTO’lar, genellikle Entity Framework Core entitelerinden (veritabanı nesneleri) ayrılmalıdır. Bu, Entity’lerin veritabanındaki detayları içermesini, DTO’ların ise sadece transfer edilecek verileri içermesini sağlar.
  • Örnek:
public class StudentEntity
{
    public int Id { get; set; }
    public string FirstName { get; set; }
    public string LastName { get; set; }
    public int Age { get; set; }
}

DTO’ların Projeye Entegre Edilmesi:

  • DTO’lar, projenin ilgili katmanına eklenmeli ve ilgili servis veya repository sınıfları tarafından kullanılmalıdır.
  • Örnek:
public interface IStudentService
{
    List<StudentDto> GetStudents();
}

Projede AutoMapper veya Manueller Atama ile Kullanım:

  • DTO’lar, veritabanı nesneleri ile aralarında uyumsuzluk olabileceği için, AutoMapper gibi araçlar kullanılarak veya manuel olarak atama yaparak kullanılabilir.
  • Örnek:
// AutoMapper kullanarak
CreateMap<StudentEntity, StudentDto>();

// Manuel atama
var studentDto = new StudentDto
{
    Id = studentEntity.Id,
    FirstName = studentEntity.FirstName,
    LastName = studentEntity.LastName,
    Age = studentEntity.Age
};

Gereksinimlere Göre Farklı DTO’lar:

  • Farklı senaryolarda veya ekranlarda ihtiyaç duyulan farklı veri özellikleri varsa, farklı DTO’lar tasarlanabilir.
  • Örnek:
public class StudentDetailsDto
{
    public int Id { get; set; }
    public string FullName { get; set; }
    public int Age { get; set; }
    public List<CourseDto> Courses { get; set; }
}

Entity Framework Core ve DTOs Avantajları:

  1. Performans ve İletişim Optimizasyonu:
    • Sadece gerekli verilerin transfer edilmesi, ağ trafiğini azaltır ve performansı artırır.
  2. Bağımsızlık ve Güvenlik:
    • DTO’lar, uygulama katmanlarını ve veritabanını birbirinden bağımsız hale getirir. Entity’lerin detayları DTO’lar aracılığıyla gizlenebilir.
  3. DTO’ların Tek Sorumluluğu:
    • DTO’lar, transfer edilecek verinin tanımı ve şekillendirilmesi dışında bir sorumluluk taşımaz. Bu, kodun daha okunabilir ve bakımının daha kolay olmasını sağlar.
  4. Proje Mimarisini Temiz Tutar:
    • DTO’lar, uygulama katmanları arasındaki iletişimi temiz bir şekilde yönetir ve veritabanı nesnelerinin uygulama katmanlarına sızmasını önler.

Entity Framework Core ve DTOs Dezavantajları:

  1. El ile Atama Zorluğu:
    • Büyük projelerde veya çok sayıda DTO kullanıldığında, el ile atamaların yönetilmesi zor olabilir. Bu durumda AutoMapper gibi araçlar kullanılarak otomatik atama yapılabilir.
  2. Veritabanı Değişiklikleri ile Senkronizasyon:
    • Veritabanında yapılan değişikliklerin, DTO’ların güncellenmesini gerektirebilir. Bu durumda, DTO’ların manuel olarak güncellenmesi veya araçlar kullanılarak senkronize edilmesi gerekebilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. DTO’ların İsimlendirmesi:
    • DTO’ların isimlendirmesi, içerdikleri veri ve kullanıldıkları senaryoya göre anlamlı olmalıdır.
  2. AutoMapper veya Manueller Atama:
    • Büyük projelerde otomatik atama araçları (AutoMapper gibi) kullanılabilir. Ancak küçük projelerde veya basit senaryolarda manuel atama da tercih edilebilir.
  3. DTO ve Entity İlişkisi:
    • DTO’lar, veritabanı nesneleri ile ilişkili olmalı ancak veritabanındaki detayları içermemelidir. DTO’lar, sadece transfer edilecek veriyi içermelidir.
  4. Proje Mimarisine Entegrasyon:
    • DTO’lar, projenin mimarisine uygun bir şekilde entegre edilmeli ve doğru katmanlarda kullanılmalıdır.

DTO’lar, Entity Framework Core ile kullanıldığında, veritabanı işlemlerinde performansı artırabilir, bağımsızlığı sağlayabilir ve iletişimi optimize edebilir. Ancak tasarım ve kullanımında dikkatli olunmalı, projenin ihtiyaçlarına uygun şekilde şekillendirilmelidir.

CQRS

Command Query Responsibility Segregation (CQRS), bir tasarım deseni olup, yazılım uygulamalarında okuma (query) ve yazma (command) işlemlerini ayrılamaya dayanır. Entity Framework Core (EF Core) ile birleştirildiğinde, CQRS deseni, uygulama mimarisini daha modüler ve ölçeklenebilir hale getirebilir.

  1. Temel İlke:
    • CQRS, bir uygulamanın yazma işlemlerini (komutları) ve okuma işlemlerini (sorguları) ayrı ayrı ele almayı öneren bir tasarım desenidir.
  2. Ayrı Model ve Veri Depolama:
    • CQRS, komut işlemleri ve sorgu işlemleri için ayrı model ve veri depolama mekanizmalarını içerir. Bu, her iki işlemin de kendi ihtiyaçlarına uygun olarak optimize edilebileceği anlamına gelir.
  3. Optimize Edilmiş Yazma ve Okuma İşlemleri:
    • Komut işlemleri, veritabanında yazma işlemlerini optimize edebilirken, sorgu işlemleri, okuma işlemlerini optimize edebilir. Bu, performans ve ölçeklenebilirlik açısından avantaj sağlar.

Entity Framework Core ve CQRS Kullanımı:

  1. Ayrı Model ve Veri Depolama:
    • CQRS deseni, komutlar için ayrı bir model ve veri depolama mekanizması ile sorgular için ayrı bir model ve veri depolama mekanizması önerir. Bu, her iki tarafın ihtiyaca uygun olarak optimize edilmesini sağlar.
  2. Komutlar İçin Model ve Depolama:
    • EF Core, yazma işlemleri (komutlar) için kullanılabilir. İlgili model ve veri depolama, yazma işlemlerini optimize etmek üzere tasarlanabilir.
    • Örnek:
public class CommandDbContext : DbContext
{
    public DbSet<Student> Students { get; set; }
    // Diğer yazma işlemleri için DbSet'ler...
}

Sorgular İçin Model ve Depolama:

  • Okuma işlemleri (sorgular) için ise ayrı bir model ve veri depolama kullanılabilir. Bu, sorguların performansını artırmak ve gereksiz veri transferini önlemek için tasarlanabilir.
  • Örnek:
public class QueryDbContext : DbContext
{
    public IQueryable<Student> GetStudents()
    {
        return Students.AsNoTracking();
    }
    // Diğer sorgu işlemleri için IQueryable'ler...
}

CQRS İçin Servis ve Handler Kullanımı:

  • Komutlar ve sorgular, ayrı servisler ve handler’lar ile ele alınabilir. Bu, her işlemin kendine özgü mantığına sahip olmasını sağlar.
  • Örnek:
public class CreateStudentCommandHandler
{
    private readonly CommandDbContext _dbContext;

    public CreateStudentCommandHandler(CommandDbContext dbContext)
    {
        _dbContext = dbContext;
    }

    public void Handle(CreateStudentCommand command)
    {
        // Komut işlemleri...
        _dbContext.Students.Add(new Student { /* Student properties */ });
        _dbContext.SaveChanges();
    }
}

public class GetStudentsQueryHandler
{
    private readonly QueryDbContext _dbContext;

    public GetStudentsQueryHandler(QueryDbContext dbContext)
    {
        _dbContext = dbContext;
    }

    public IQueryable<Student> Handle()
    {
        // Sorgu işlemleri...
        return _dbContext.GetStudents();
    }
}
  1. CQRS ve Entity Framework Core Avantajları:
    • Performans Optimizasyonu: Yazma ve okuma işlemleri için ayrı ayrı optimize edilebilir.
    • Modülerlik: CQRS, uygulama katmanlarını daha modüler hale getirir.
    • Ölçeklenebilirlik: CQRS, ölçeklenebilirliği artırabilir, çünkü yazma ve okuma işlemleri farklı kaynaklarda gerçekleşebilir.
  2. CQRS ve Entity Framework Core Dezavantajları:
    • Komplekslik: CQRS, uygulamanın karmaşıklığını artırabilir ve başlangıçta öğrenme eğrisi yüksek olabilir.
    • Ek Geliştirme Zamanı: İki farklı modelin ve depolama mekanizmasının oluşturulması ve yönetilmesi, ek geliştirme zamanı gerektirebilir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. İhtiyaca Göre Kullanım: CQRS, her uygulama için uygun olmayabilir. Projenin ihtiyaçlarına ve karmaşıklığına bağlı olarak kullanılmalıdır.
  2. Başlangıçta Basit Tutun: Başlangıçta CQRS’yi basit tutmak, uygulamanın karmaşıklığını artırmadan faydalı olabilir.
  3. İyi Tanımlanmış İşlemler: Her bir komut veya sorgunun kendine özgü bir işlevi ve mantığı olmalıdır.
  4. Test Edilebilirlik: Her bir komut ve sorgu işlemi, test edilebilir olmalıdır. Bu, hataların erken tespit edilmesine yardımcı olur.

CQRS, uygulama mimarisini modülerleştirebilir ve ölçeklenebilirliği artırabilir. Ancak, karmaşıklığı artırabilir ve başlangıçta öğrenme eğrisi yüksek olabilir. Bu nedenle, proje ihtiyaçlarına uygun bir şekilde kullanılmalıdır.

Error Handling

Matching the Model to the Data

“Matching the model to the data” ifadesi, veritabanındaki veri modelini uygulama içindeki modelle eşleştirme ve bu eşleştirmenin doğru ve tutarlı olmasını sağlama anlamına gelir. Entity Framework Core (EF Core) kullanıldığında, veritabanındaki tablolar ve sütunlar ile uygulama içindeki model sınıfları arasındaki bu eşleştirmenin doğru yapılması önemlidir.

  1. Veritabanı ile Uygulama Modeli Arasındaki Eşleşme:
    • Uygulama içindeki model sınıfları, genellikle veritabanındaki tablolara karşılık gelir. Bu eşleştirme, uygulama içindeki nesnelerin veritabanındaki yapıyla uyumlu olmasını sağlar.
  2. Veri Tipi ve Uyumlu Sütunlar:
    • Model sınıfları, veritabanındaki sütunlara uygun veri tiplerini içermelidir. Örneğin, bir sütunun tipi int ise, karşılık gelen model özelliği de bir int olmalıdır.
  3. İlişkilerin Uyumlu Olması:
    • Veritabanındaki ilişkiler (relationships), model içinde de doğru şekilde yansıtılmalıdır. Foreign key ilişkileri, navigation property’ler aracılığıyla doğru şekilde ifade edilmelidir.

Uygulama İçinde Modeli Veriye Uydurma (Matching) Adımları:

  1. Model Sınıflarını Tanımlama:
    • İlk adım, uygulama içindeki veri modelini temsil eden sınıfları tanımlamaktır. Bu sınıflar, genellikle veritabanındaki tablolara karşılık gelir.
    • Örnek:
public class Student
{
    public int Id { get; set; }
    public string FirstName { get; set; }
    public string LastName { get; set; }
    public DateTime EnrollmentDate { get; set; }

    public List<Course> Courses { get; set; }
}

Veritabanı İle Eşleşen Migration Oluşturma:

  • EF Core’un Code-First yaklaşımıyla çalışılıyorsa, model sınıfları üzerinde yapılan değişikliklere uygun olarak bir migration oluşturulmalıdır.
  • Örnek:
dotnet ef migrations add InitialCreate

Migration’ı Veritabanına Uygulama:

  • Oluşturulan migration, veritabanına uygulanmalıdır. Bu adım, veritabanındaki tabloları ve ilişkileri oluşturacaktır.
  • Örnek:
dotnet ef database update
  1. Veri Tiplerini ve Uyumlu Sütunları Kontrol Etme:
    • Model sınıflarındaki özelliklerin, veritabanındaki sütunlarla uyumlu olup olmadığı kontrol edilmelidir. Veri tipleri ve sütun adları doğru olmalıdır.
  2. İlişkileri Kontrol Etme:
    • Model sınıflarındaki navigation property’ler aracılığıyla ifade edilen ilişkiler, veritabanındaki foreign key’lerle uyumlu olmalıdır. İlişkiler doğru şekilde tanımlandığından emin olunmalıdır.
  3. Validasyon ve Error Handling:
    • Uyumlu olmayan durumlar için model validasyonu ve error handling mekanizmaları eklenmelidir. Örneğin, veritabanına eklenmeye çalışılan bir nesne uygun formatta değilse, bu durumun nasıl ele alınacağı belirlenmelidir.

Matching the Model to the Data Avantajları:

  1. Veritabanı ile Uygulama Arasında Tutarlılık:
    • Modelin veritabanındaki veri yapısıyla uyumlu olması, uygulama ve veritabanı arasında tutarlılık sağlar.
  2. Performans ve Etkin Kullanım:
    • Doğru eşleştirme, veritabanındaki veriye daha etkin bir şekilde erişmeyi ve işlemeyi sağlar, bu da performans artışına katkıda bulunabilir.
  3. Error Handling Kolaylığı:
    • Uyumlu bir model, hataların erken tespit edilmesine ve uyumsuzluk durumlarının daha etkili bir şekilde ele alınmasına olanak tanır.

Matching the Model to the Data Dezavantajları:

  1. Değişen Veri Modeli ile Başa Çıkma:
    • Veritabanındaki veri modeli sık sık değişiyorsa, bu değişiklikleri uygulama içindeki modelle eşleştirmek ve güncellemek zor olabilir.
  2. Migasyon ve Güncelleme Zorlukları:
    • Veritabanındaki değişikliklere uyum sağlamak için migration’lar ve güncellemeler yönetilmelidir. Bu süreç zaman alabilir ve dikkatli yönetilmelidir.

Öneriler ve İpuçları:

  1. Düzenli Olarak Güncelleme:
    • Veritabanındaki değişikliklere düzenli olarak uyum sağlamak için migration’ları ve güncellemeleri düzenli olarak uygulayın.
  2. Model ve Veritabanı Tasarımı Arasında İyi İletişim:
    • Model ve veritabanı tasarımı arasında iyi bir iletişim sürdürün. Değişiklikler önceden planlanmalı ve uygun şekilde yönetilmelidir.
  3. Veri Validasyonunu İhmal Etmeyin:
    • Model içinde veri validasyonu yaparak, uygunsuz verilerin veritabanına eklenmesini engelleyin.
  4. Test Senaryoları Oluşturun:
    • Farklı senaryolarda modelin veritabanındaki veriyle uyumlu olduğunu doğrulayan test senaryoları oluşturun.
  5. Güncelleme İşlemlerini Dikkatli Yönetin:
    • Veritabanındaki güncellemeleri yaparken dikkatli olun. Özellikle büyük ve karmaşık sistemlerde bu işlemleri yönetmek önemlidir.

Modelin veritabanındaki veriyle uyumlu olması, uygulamanın doğru çalışması ve veritabanı işlemlerinin etkin bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için kritik bir faktördür. Bu uyumu sağlamak için düzenli olarak kontrol ve güncellemeler yapılmalıdır.

Hataların Ayıklanması

Entity Framework Core (EF Core) kullanılırken ortaya çıkan hataların ayıklanması (debugging), uygulama geliştirme sürecinde oldukça önemlidir. Hataları etkili bir şekilde ayıklamak, problemlerin kaynağını bulmayı, düzeltmeyi ve uygulama performansını artırmayı sağlar. Bu bağlamda, EF Core ile hataları ayıklarken kullanılabilecek çeşitli yöntemler bulunmaktadır.

Logging ve Çıktıları İzleme:

  • EF Core, işlemleri sırasında loglama yapabilir. Bu logları kullanarak, sorguların ve veritabanı işlemlerinin nasıl gerçekleştiğini izleyebilir ve olası hataları tespit edebilirsiniz.
  • Örnek:
var optionsBuilder = new DbContextOptionsBuilder<MyDbContext>();
optionsBuilder.UseSqlServer("connectionString")
              .UseLoggerFactory(MyLoggerFactory);

SqlQuery Metodu ile Oluşturulan Sorguları İzleme:

  • FromSqlRaw veya FromSqlInterpolated metodu ile oluşturulan SQL sorgularını izlemek, sorguların doğru olup olmadığını kontrol etmek açısından faydalı olabilir.
  • Örnek:
var students = context.Students.FromSqlRaw("SELECT * FROM Students WHERE LastName = {0}", "Doe").ToList();

Try-Catch Blokları ile Hata Yönetimi:

  • EF Core kullanılırken gerçekleşen hataları yakalamak için try-catch blokları kullanabilirsiniz. Hata durumunda, hata mesajını ve detaylarını elde ederek ayıklama yapabilirsiniz.
  • Örnek:
try
{
    // EF Core işlemleri
}
catch (Exception ex)
{
    // Hata durumunda işlemler
    Console.WriteLine($"Hata: {ex.Message}");
}
  1. Breakpoint Kullanımı:
    • Visual Studio veya diğer geliştirme ortamlarında breakpoint ekleyerek kodunuzun belirli noktalarında duraklatabilir ve değişken değerlerini inceleyebilirsiniz. Bu, kodunuzun hangi kısımlarında hataların ortaya çıktığını belirlemenize yardımcı olabilir.
  2. DbContext Hata Durumunu İnceleme:
    • DbContext nesnesinin ChangeTracker özelliği, eklenmiş, güncellenmiş veya silinmiş varlıkları kontrol etmenize yardımcı olabilir. Bu durumda, hataları yönetmek ve izlemek için bu özelliği kullanabilirsiniz.
    • Örnek:
foreach (var entry in context.ChangeTracker.Entries())
{
    Console.WriteLine($"Entity: {entry.Entity}, State: {entry.State}");
}

Veritabanı İsteklerini İzleme (Database Profiling):

  • EF Core Interceptor’ları kullanarak, gerçekleşen veritabanı isteklerini izleyebilir ve performans sorunlarını tespit edebilirsiniz.
  • Örnek:
var optionsBuilder = new DbContextOptionsBuilder<MyDbContext>();
optionsBuilder.UseSqlServer("connectionString")
              .AddInterceptors(new MyCommandInterceptor());

DbContext İsteklerini Takip Etme:

  • DbContext’in Database.Log özelliği, veritabanına yapılan sorguların log’larını görüntülemek için kullanılabilir.
  • Örnek:
context.Database.Log = Console.WriteLine;

Hata Türleri ve Ayıklama İpuçları:

  1. Veritabanı Bağlantı Hataları:
    • Bağlantı ayarlarını kontrol edin.
    • Bağlantı açma işlemlerini ayıklayın ve log’layın.
    • Firewall veya izin sorunlarını kontrol edin.
  2. Sorgu Hataları:
    • SQL sorgularını doğrulayın.
    • Sorgu parametrelerini doğru bir şekilde iletilip iletilmediğini kontrol edin.
    • Sorgu sonuçlarını ve dönen veriyi inceleyin.
  3. Veri Modeli ve İlişki Hataları:
    • Model sınıflarını ve ilişkileri kontrol edin.
    • Navigation property’lerin doğru şekilde tanımlandığından emin olun.
    • Veritabanı şemasının güncel olduğundan ve migration’ların düzgün çalıştığından emin olun.
  4. Performans Sorunları:
    • SQL sorgularının optimize edilip edilmediğini kontrol edin.
    • Lazy loading veya eager loading gibi EF Core özelliklerini doğru kullanıp kullanmadığınızı kontrol edin.
  5. Concurrency Hataları:
    • Aynı kaynağı birden fazla kullanıcı aynı anda değiştirmeye çalıştığında ortaya çıkan concurrency hatalarını kontrol edin.
    • Entity’nin RowVersion gibi bir concurrency alanı varsa, doğru bir şekilde kullanıldığından emin olun.
  6. DbContext Hataları:
    • DbContext nesnesinin yaşam döngüsünü ve scope’unu doğru bir şekilde yönettiğinizden emin olun.
    • DbContext nesnesini gereksiz yere uzun süre açık bırakmaktan kaçının.
  7. Dış Anahtar (Foreign Key) Hataları:
    • İlişkileri doğru bir şekilde tanımladığınızdan ve ilişkili nesnelerin uyumlu olduğundan emin olun.
    • İlişkilerin dış anahtarları doğru bir şekilde belirlenmiş mi kontrol edin.
  8. Sunucu Tarafında Hatalar:
    • Veritabanı sunucu tarafında meydana gelen hataları kontrol etmek için logları inceleyin.
    • Sunucu tarafındaki hataların nedenlerini anlamaya çalışın.

Hataları ayıklamak, uygulama geliştirme sürecinde karşılaşılan en kritik görevlerden biridir. EF Core kullanırken, yukarıda belirtilen yöntemleri ve ipuçlarını kullanarak hataları etkili bir şekilde ayıklayabilir, uygulamanızın performansını artırabilir ve hatasız bir şekilde çalışmasını sağlayabilirsiniz.

DbUpdateException

DbUpdateException, Entity Framework Core (EF Core) kullanırken veritabanına yapılan değişikliklerin kaydedilme işlemi sırasında ortaya çıkabilen özel bir hata türüdür. Bu hata, genellikle veritabanı kısıtlamalarına veya diğer hata durumlarına işaret eder. Bu konuda DbUpdateException‘ı daha derinlemesine anlamak ve işlemek için aşağıdaki konuları ele alalım.

  1. Hata Kökeni:
    • DbUpdateException, SaveChanges yöntemi çağrıldığında veritabanına yapılan değişikliklerin kaydedilme sürecinde ortaya çıkabilir. Bu, ekleme, güncelleme veya silme işlemleri sırasında bir hata olduğunu gösterir.
  2. İç Hata Mesajları:
    • DbUpdateException içinde genellikle birden fazla hata mesajı bulunabilir. Her bir iç hata mesajı, bir değişiklik birimi (Entity) için ortaya çıkan özel bir hataya işaret edebilir.
  3. Detaylı Bilgiler:
    • Hatanın ayrıntılarını incelemek için DbUpdateException‘ın Entries özelliği kullanılabilir. Bu özellik, hangi varlık (Entity) veya varlıkların hata nedeniyle başarısız olduğunu belirlemenize yardımcı olabilir.

DbUpdateException Nasıl İşlenir?

  1. Hata Türü Kontrolü:
    • İlk adım, DbUpdateException‘ın doğru bir şekilde yakalanıp yakalanmadığını kontrol etmektir. Hata, SaveChanges çağrısı sırasında ortaya çıkarsa, DbUpdateException yakalanabilir.
    • Örnek:
try
{
    // Veritabanına değişiklikleri kaydet
    context.SaveChanges();
}
catch (DbUpdateException ex)
{
    // DbUpdateException işlemleri
}

Hata Detaylarını İnceleme:

  • DbUpdateException içindeki hata detaylarını inceleyerek, hangi varlık veya varlıkların hataya sebep olduğunu belirleyebilirsiniz. Entries özelliği bu aşamada kullanışlı olabilir.
  • Örnek:
catch (DbUpdateException ex)
{
    foreach (var entry in ex.Entries)
    {
        Console.WriteLine($"Hata Varlığı: {entry.Entity.GetType().Name}, Durum: {entry.State}");
    }
}

Daha Fazla İnceleme:

  • Hata detaylarını daha fazla incelemek için her bir DbEntityEntry üzerinde işlem yapabilirsiniz. Bu, hata nedenini belirlemeniz ve gerekirse özel bir işlem uygulamanız için fırsat sunar.
  • Örnek:
catch (DbUpdateException ex)
{
    foreach (var entry in ex.Entries)
    {
        if (entry.Entity is YourEntityType)
        {
            var yourEntity = (YourEntityType)entry.Entity;
            // yourEntity üzerinde işlemler
        }
    }
}

InnerException Kontrolü:

  • DbUpdateException, genellikle bir veya daha fazla iç hata içerir. InnerException’ları kontrol ederek daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
  • Örnek:
catch (DbUpdateException ex)
{
    foreach (var innerException in ex.InnerExceptions)
    {
        Console.WriteLine($"İç Hata Mesajı: {innerException.Message}");
    }
}
  1. Özel Durumları İşleme:
    • DbUpdateException içindeki hataları özel durumlarınıza uygun şekilde işleyebilirsiniz. Örneğin, belirli bir türdeki hatayı yakalayarak özel bir işlem uygulayabilirsiniz.

Örnek Senaryo:

try
{
    // Veritabanına değişiklikleri kaydet
    context.SaveChanges();
}
catch (DbUpdateException ex)
{
    foreach (var entry in ex.Entries)
    {
        if (entry.Entity is YourEntityType)
        {
            var yourEntity = (YourEntityType)entry.Entity;
            // yourEntity üzerinde işlemler
        }
    }

    foreach (var innerException in ex.InnerExceptions)
    {
        Console.WriteLine($"İç Hata Mesajı: {innerException.Message}");
    }
}

Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • DbUpdateException, bir veya daha fazla iç hata içerebilir, bu nedenle bu iç hataları kontrol etmek önemlidir.
  • Hata detayları, Entries özelliği üzerinden kontrol edilebilir ve hangi varlık veya varlıkların hata nedeniyle başarısız olduğunu belirlemek için kullanılabilir.
  • Hataları doğru bir şekilde işleyerek, kullanıcıya uygun bir geri bildirimde bulunabilir veya hatayı loglayabilirsiniz.

DbUpdateException, EF Core ile çalışırken karşılaşılan hataları işlemek için kullanışlı bir araçtır. Bu hataları etkili bir şekilde işleyerek, uygulamanın daha sağlam ve kullanıcı dostu olmasını sağlayabilirsiniz.

Concurrency

Concurrency handling, eş zamanlı düzenlemeler sırasında veritabanındaki kaynakların güncellenmesi sırasında ortaya çıkabilen hataları ele almak ve çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Entity Framework Core (EF Core) ile çalışırken, bu tür eş zamanlılık sorunlarını ele almak önemlidir.

Concurrency, aynı veritabanı kaynağının (genellikle bir satır veya bir kayıt) birden fazla kullanıcı veya işlem tarafından aynı anda değiştirilme durumudur. Bu durumda, bir kullanıcının yaptığı değişiklikler, başka bir kullanıcı tarafından yapılan değişiklikleri üzerine yazabilir veya değişiklikler çakışabilir.

2. Concurrency Handling Stratejileri:

a. Last-Writer-Wins (Son Yazan Kazanır):

  • Bu stratejide, son yazan işlem, diğer tüm değişiklikleri geçersiz kılar. Bu genellikle basit uygulanabilir, ancak çakışan değişikliklerin kaybolmasına neden olabilir.

b. First-Writer-Wins (İlk Yazan Kazanır):

  • Bu stratejide, ilk yazan işlem, diğer tüm değişiklikleri geçersiz kılar. Bu durumda da çakışan değişiklikler kaybolabilir.

c. Merge Conflict Resolution (Çakışma Birleştirme Çözümü):

  • Bu strateji, çakışan değişiklikleri birleştirmeye çalışır. Ancak, bu genellikle karmaşıktır ve uygulama tarafından özel bir iş mantığı gerektirir.

3. Concurrency Handling Özellikleri:

a. RowVersion Kullanımı:

  • RowVersion veya Timestamp adlı bir alan kullanılarak, her kaydın bir sürüm numarası saklanabilir. Bu numara, değişikliklerin çakışıp çakışmadığını kontrol etmek için kullanılabilir.
public class Student
{
    public int Id { get; set; }
    public string Name { get; set; }
    
    [Timestamp]
    public byte[] RowVersion { get; set; }
}

b. DbContext Sınıfında ConcurencyToken Kullanımı:

  • ConcurrencyToken olarak işaretlenmiş bir özellik, Entity Framework tarafından çakışma kontrolü için kullanılır. Bu özellik, her güncelleme işlemi sırasında artar.
public class Student
{
    public int Id { get; set; }
    public string Name { get; set; }
    
    [ConcurrencyToken]
    public int ConcurrencyToken { get; set; }
}

4. Concurrency Handling Örnek Senaryo:

using Microsoft.EntityFrameworkCore;

public class ApplicationDbContext : DbContext
{
    public DbSet<Student> Students { get; set; }

    protected override void OnModelCreating(ModelBuilder modelBuilder)
    {
        modelBuilder.Entity<Student>()
            .Property(s => s.RowVersion)
            .IsConcurrencyToken();
    }
}

public class Student
{
    public int Id { get; set; }
    public string Name { get; set; }
    
    [Timestamp]
    public byte[] RowVersion { get; set; }
}
try
{
    var student = context.Students.Find(1);
    
    // Kullanıcı 1
    student.Name = "NewName1";
    
    // Kullanıcı 2
    student.Name = "NewName2";
    
    context.SaveChanges(); // DbUpdateConcurrencyException fırlatılabilir
}
catch (DbUpdateConcurrencyException ex)
{
    foreach (var entry in ex.Entries)
    {
        if (entry.Entity is Student)
        {
            var databaseValues = entry.GetDatabaseValues();
            var proposedValues = entry.CurrentValues;
            
            // Çakışma durumunda çözüm veya işlem
            // Örnek: proposedValues kullanılır veya yeni bir çözüm oluşturulur.
        }
    }
}

5. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Çakışmaların nasıl çözümleneceğine karar vermek için iş mantığı yazılmalıdır.
  • RowVersion veya ConcurrencyToken kullanımının yanı sıra, çakışmaların tespiti ve çözümü için özel stratejiler de uygulanabilir.
  • DbUpdateConcurrencyException yakalanmalı ve çakışan değişikliklerle başa çıkabilmek için gerekli işlemler gerçekleştirilmelidir.

Concurrency handling, eş zamanlı değişikliklerin güvenli bir şekilde yönetilmesini sağlar ve kullanıcıların aynı anda kaynakları güncelleyebilmesine olanak tanır. Bu, EF Core ile çalışırken özellikle çok kullanıcılı ve eş zamanlı çalışan uygulamalarda önemlidir.

Architecture for the Web with ASP.NET

Kapsam (Scope)

Kapsam, bir nesnenin yaşam döngüsünü ve erişimini tanımlar. ASP.NET web uygulamalarında genellikle üç ana kapsam türü bulunur:

a. Request Scope:

  • Her HTTP isteği (request) için bir kapsam oluşturulur. Bu kapsam, bir HTTP isteğinin başlamasından ve tamamlanmasından sonra ölçer.
  • Örneğin, bir web sayfasının bir HTTP isteği sırasında kullanılan nesneler request scope’ta olabilir.

b. Session Scope:

  • Kullanıcı oturumu (session) boyunca yaşayan bir kapsamdır. Bir kullanıcı oturumu başladığında oluşturulur ve oturum sona erdiğinde sona erer.
  • Örneğin, bir kullanıcının oturum bilgilerini içeren nesneler session scope’ta olabilir.

c. Singleton Scope:

  • Uygulama yaşam döngüsü boyunca sadece bir kez oluşturulan ve paylaşılan bir kapsamdır. Bu nesneler, uygulama başladığında oluşturulur ve uygulama durduğunda yok olur.
  • Örneğin, uygulama yapılandırma bilgilerini içeren nesneler singleton scope’ta olabilir.

2. Dependency Injection (Bağımlılık Enjeksiyonu) ve Scoping:

ASP.NET, Dependency Injection (Bağımlılık Enjeksiyonu) kullanımını destekler. Bağımlılık enjeksiyonu, uygulama bileşenlerinin (servislerin veya nesnelerin) gerekirse enjekte edilerek kullanılmasını sağlar. Bu bağlamda, kapsam (scope) ve bağımlılık enjeksiyonu birbirine yakından bağlıdır.

a. Transient Dependency Injection:

  • Transient servisler, her seferinde yeni bir örnek oluşturulan ve kullanılan servislerdir. Bu, her bağlantı (injection) talebinde yeni bir örnek alınacağı anlamına gelir.
  • Örneğin:
services.AddTransient<IMyService, MyService>();

b. Scoped Dependency Injection:

  • Scoped servisler, bir HTTP isteği (request) boyunca aynı örneğin paylaşıldığı servislerdir. Aynı isteğin farklı bileşenleri aynı örneği paylaşır.
  • Örneğin:
services.AddScoped<IMyService, MyService>();

c. Singleton Dependency Injection:

  • Singleton servisler, uygulama yaşam döngüsü boyunca yalnızca bir kez oluşturulan ve paylaşılan servislerdir. Aynı örneği tüm bileşenler paylaşır.
  • Örneğin:
services.AddSingleton<IMyService, MyService>();

3. Bellek Kullanımı ve Kapsam:

a. Request Scope ve Bellek Kullanımı:

  • Request scope’ta olan nesneler, her HTTP isteği sırasında oluşturulur ve isteğin tamamlanmasının ardından bellekten kaldırılır. Bu, her isteğin kendi özel nesne örneğine sahip olduğu anlamına gelir.

b. Session Scope ve Bellek Kullanımı:

  • Session scope’ta olan nesneler, bir kullanıcı oturumu boyunca yaşar. Bu, bir kullanıcının tüm istekleri sırasında aynı örneği paylaştığı anlamına gelir. Bellek tüketimi, kullanıcı sayısına ve oturumun süresine bağlı olarak değişebilir.

c. Singleton Scope ve Bellek Kullanımı:

  • Singleton scope’ta olan nesneler, uygulama başlatıldığında oluşturulur ve uygulama durduğunda bellekten kaldırılır. Bu, uygulama genelinde bir örneği paylaştığı anlamına gelir. Bellek tüketimi, uygulama ölçeğiyle ilgilidir.

4. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Transient servisler, her talepte yeni bir örnek oluşturduğu için bellek tüketimini artırabilir. Bu durumda, nesnelerin kapsamını dikkatlice seçmek önemlidir.
  • Scoped servisler, bir HTTP isteği boyunca aynı örneği paylaştığından, aynı örneğin birden fazla isteğe ait olmamasına dikkat edilmelidir.
  • Singleton servisler, uygulama genelinde paylaşıldığı için dikkatlice kullanılmalıdır. Özellikle stateful nesnelerde dikkatli olunmalıdır, çünkü paylaşılan bir durum istenmeyen yan etkilere neden olabilir.

5. Örnek:

// Scoped servis örneği
services.AddScoped<IMyScopedService, MyScopedService>();

// Transient servis örneği
services.AddTransient<IMyTransientService, MyTransientService>();

// Singleton servis örneği
services.AddSingleton<IMySingletonService, MySingletonService>();
public class MyController : Controller
{
    private readonly IMyScopedService _scopedService;
    private readonly IMyTransientService _transientService;
    private readonly IMySingletonService _singletonService;

    public MyController(
        IMyScopedService scopedService,
        IMyTransientService transientService,
        IMySingletonService singletonService)
    {
        _scopedService = scopedService;
        _transientService = transientService;
        _singletonService = singletonService;
    }

    public IActionResult Index()
    {
        // Kapsam (Scope) kullanılarak enjekte edilen servislerin kullanımı
        var scopedResult = _scopedService.GetResult();
        var transientResult = _transientService.GetResult();
        var singletonResult = _singletonService.GetResult();

        return View();
    }
}

ASP.NET web uygulamalarında kapsam (scope) ve bellek kullanımı, uygulama performansı, ölçeklenebilirlik ve bellek yönetimi açısından kritik öneme sahiptir. Servislerin doğru kapsamlarla kullanılması, bellek tüketimini optimize eder ve uygulamanın genel performansını artırır.

Cache

Cache, sıkça kullanılan verilerin geçici olarak depolanması anlamına gelir. Bu, veritabanı sorgularını, hesaplamaları veya diğer maliyetli işlemleri tekrar tekrar gerçekleştirmek yerine önbellekte saklamayı içerir. Bu sayede uygulamanın performansı artar ve kaynaklar daha etkili bir şekilde kullanılır.

2. ASP.NET’te Caching Türleri:

a. Output Caching:

  • Sayfa içeriğini tamamen önbelleğe alır. Aynı sayfanın farklı kullanıcılara servis edilmesi durumunda, bu önbellek kullanılır.
  • Örneğin, bir sayfanın belirli bir süre boyunca statik olarak kalması isteniyorsa output caching kullanılabilir.
[OutputCache(Duration = 60, VaryByParam = "none")]
public ActionResult Index()
{
    // Sayfa içeriği
    return View();
}

b. Partial Caching:

  • Sayfanın belirli bir bölümünü önbelleğe alır. Diğer kısımlar dinamik olarak yeniden oluşturulur.
  • Örneğin, bir sayfanın bazı bölümlerinin sıkça değişmediği durumlarda partial caching kullanılabilir.
<%@ OutputCache Duration="60" VaryByParam="none" %>

c. Data Caching:

  • Veri veya nesne düzeyinde önbellek yapar. Veritabanından alınan veriler, hesaplamalar veya başka nesneler bu önbellekte saklanır.
  • MemoryCache veya HttpContext.Cache gibi önbellekleme yöntemleri kullanılabilir.
// MemoryCache kullanımı
var cacheKey = "myCacheKey";
var data = MemoryCache.Get(cacheKey) as MyData;

if (data == null)
{
    // Veritabanından veri çekme veya hesaplama
    data = GetDataFromDatabaseOrPerformExpensiveOperation();

    // Veriyi önbelleğe alma
    MemoryCache.Set(cacheKey, data, TimeSpan.FromMinutes(30));
}

// Veriyi kullanma
UseData(data);

3. Cache Kontrolü:

Caching’in efektif olabilmesi için, cache kontrolü doğru bir şekilde yapılmak zorundadır. Aşağıdaki başlıklar, cache kontrolü için kullanılır:

  • Cache-Control: Tarayıcı veya proxy sunucu üzerinde önbellek kontrolü için kullanılır.
Response.Headers.Add("Cache-Control", "public, max-age=3600");

ETag: Kaynağın benzersiz bir etiketi, tarayıcıda saklanır ve her istekte kontrol edilir.

Response.Headers.Add("ETag", "123456");

Last-Modified: Kaynağın son değiştirilme tarihi. Tarayıcı, bu tarihi kullanarak önbellek durumunu kontrol eder.

Response.Headers.Add("Last-Modified", DateTime.Now.ToString("R"));

4. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Cache Invalidasyonu: Önbelleklenmiş verilerin geçersiz kılınması önemlidir. Yani, veri değiştikçe veya güncellendikçe önbellekten kaldırılmalıdır.
  • Dependency (Bağımlılık) Kullanımı: Bağımlılıklar, bir veri değiştiğinde veya güncellendiğinde önbelleğin otomatik olarak güncellenmesini sağlar. MemoryCacheEntryOptions sınıfı ile bağımlılıklar belirtilebilir.
var cacheKey = "myCacheKey";
var data = MemoryCache.Get(cacheKey) as MyData;

if (data == null)
{
    // Veritabanından veri çekme veya hesaplama
    data = GetDataFromDatabaseOrPerformExpensiveOperation();

    // Veriyi önbelleğe alma ve bağımlılıkları belirleme
    MemoryCache.Set(cacheKey, data, new MemoryCacheEntryOptions
    {
        AbsoluteExpirationRelativeToNow = TimeSpan.FromMinutes(30),
        // Diğer seçenekler: SlidingExpiration, Priority, PostEvictionCallbacks, ...
    });
}

// Veriyi kullanma
UseData(data);
  • Cache Doğruluğu: Veri doğruluğu, önbelleğe alınan verinin gerçek durumu doğru bir şekilde yansıtması için önemlidir. Eğer bir veri sürekli olarak değişiyorsa ve kullanıcıya güncel bilgiler sunulmalıysa, uzun süreli caching kullanılmamalıdır.

Caching, ASP.NET web uygulamalarında performansı artırmak için güçlü bir araçtır. Ancak, doğru kullanılmalı ve dikkatli bir şekilde yönetilmelidir. Veri doğruluğunu korumak, cache kontrol başlıklarını doğru bir şekilde kullanmak ve cache invalidasyonunu yönetmek, etkili bir caching stratejisinin önemli unsurlarıdır.

Validating data

ASP.NET web uygulamalarında veri doğrulama (data validation), kullanıcılardan alınan girişlerin veya uygulama içindeki verilerin uygunluğunu kontrol etmek için önemli bir konudur. Bu, uygulamanın güvenliğini ve doğruluğunu sağlamak için kritik bir adımdır. Veri doğrulama, kullanıcı girişlerinin geçerli, güvenli ve beklenen formatta olup olmadığını kontrol etmeyi içerir.

1. Client-Side ve Server-Side Veri Doğrulama:

Veri doğrulama, genellikle iki ana kısımda gerçekleşir: istemci tarafında (client-side) ve sunucu tarafında (server-side).

a. Client-Side Veri Doğrulama:

  • İstemci tarafında gerçekleşir ve kullanıcıya anında geri bildirim sağlar.
  • JavaScript veya HTML5 form doğrulama özellikleri gibi araçlar kullanılabilir.
  • Örneğin:
<form onsubmit="return validateForm()">
  <input type="text" id="username" required>
  <button type="submit">Submit</button>
</form>

<script>
  function validateForm() {
    var username = document.getElementById('username').value;
    if (username === '') {
      alert('Username is required');
      return false;
    }
    return true;
  }
</script>

b. Server-Side Veri Doğrulama:

  • Sunucu tarafında gerçekleşir ve kullanıcı girişlerini kontrol etmek için güvenilir bir mekanizmadır.
  • ASP.NET MVC veya ASP.NET Core MVC gibi sunucu tarafı web framework’leri kullanılarak gerçekleştirilebilir.

2. ASP.NET MVC’de Veri Doğrulama:

ASP.NET MVC, model sınıfları üzerinden veri doğrulama işlemlerini kolayca gerçekleştirmenizi sağlayan özelliklere sahiptir.

a. Data Annotations:

  • System.ComponentModel.DataAnnotations alanı içinde yer alan çeşitli niteliklerle (attributes) bir model sınıfına veri doğrulama ekleyebilirsiniz.
public class Person
{
    [Required(ErrorMessage = "Name is required")]
    [StringLength(50, ErrorMessage = "Name cannot be longer than 50 characters")]
    public string Name { get; set; }

    [Range(18, 100, ErrorMessage = "Age must be between 18 and 100")]
    public int Age { get; set; }
}

b. ModelState İle Hata Kontrolü:

  • Controller’da ModelState nesnesi ile veri doğrulama hatalarını kontrol edebilir ve gerekirse kullanıcıya geri bildirim sağlayabilirsiniz.
[HttpPost]
public ActionResult Register(UserModel model)
{
    if (ModelState.IsValid)
    {
        // Veri doğrulama başarılı, işleme devam et
        // ...
    }
    else
    {
        // Veri doğrulama başarısız, hata mesajları ile birlikte kullanıcıya geri bildirim sağla
        return View(model);
    }
}

3. ASP.NET Core MVC’de Veri Doğrulama:

ASP.NET Core MVC, ASP.NET MVC’den bazı farklılıklar içerir. DataAnnotations ile aynı özelliklere ek olarak ASP.NET Core, IValidatableObject ve ApiController ile JSON model binding özelliklerini de içerir.

a. Data Annotations:

  • ASP.NET Core MVC, ASP.NET MVC ile aynı şekilde DataAnnotations kullanabilir.
public class Person
{
    [Required(ErrorMessage = "Name is required")]
    [StringLength(50, ErrorMessage = "Name cannot be longer than 50 characters")]
    public string Name { get; set; }

    [Range(18, 100, ErrorMessage = "Age must be between 18 and 100")]
    public int Age { get; set; }
}

b. ApiController ve ModelState İle Hata Kontrolü:

  • ApiController sınıfı, JSON model binding ve ModelState kullanarak veri doğrulama hatalarını kontrol edebilir.
[ApiController]
[Route("api/[controller]")]
public class PersonController : ControllerBase
{
    [HttpPost]
    public ActionResult Register(Person model)
    {
        if (ModelState.IsValid)
        {
            // Veri doğrulama başarılı, işleme devam et
            // ...
        }
        else
        {
            // Veri doğrulama başarısız, hata mesajları ile birlikte kullanıcıya geri bildirim sağla
            return BadRequest(ModelState);
        }
    }
}

4. Custom Validation:

Veri doğrulama ihtiyaçlarınızı karşılamak için özel doğrulama kuralları oluşturabilirsiniz.

public class CustomDateRangeAttribute : ValidationAttribute
{
    protected override ValidationResult IsValid(object value, ValidationContext validationContext)
    {
        DateTime date = (DateTime)value;

        if (date < DateTime.Now)
        {
            return new ValidationResult("Date must be in the future");
        }

        return ValidationResult.Success;
    }
}
public class Event
{
    [CustomDateRange]
    public DateTime EventDate { get; set; }
}

5. Veri Doğrulama ve Güvenlik:

  • Veri doğrulama, kullanıcı girişlerini kontrol ederek güvenliği artırır.
  • Güvenli veri doğrulama, zararlı girişleri engellemek ve uygulama güvenliğini sağlamak açısından önemlidir.
  • SQL injection, XSS (Cross-Site Scripting) ve diğer güvenlik tehditlerine karşı koruma sağlar.

Veri doğrulama, ASP.NET web uygulamalarının sağlıklı, güvenli ve kullanıcı dostu olmasını sağlar. Bu doğrulama işlemleri, kullanıcının yanlış girişler yapmasını önler ve aynı zamanda uygulamanın güvenliğini artırır. ASP.NET MVC ve ASP.NET Core MVC gibi framework’ler, veri doğrulama süreçlerini kolaylaştıran bir dizi araç ve özellik sunar.

View Model

ASP.NET web uygulamalarında, genellikle veritabanından alınan verileri görüntüleme katmanına (view) taşımak ve bu verileri uygun bir şekilde sunmak için view model mapping kullanılır. View model mapping, veritabanı varlıklarını (entity) veya diğer veri kaynaklarını, kullanıcı arayüzünde kullanılan özel modellere dönüştürmek için kullanılan bir tekniktir. Bu, MVC (Model-View-Controller) veya benzeri bir yapı kullanıldığında sıkça karşılaşılan bir durumdur.

1. View Model Nedir?

View model, kullanıcı arayüzünde görüntülenen veya kullanılan verileri temsil eden bir modeldir. Bu model, genellikle sadece belirli bir görünüm veya işlevsellik için gereken özellikleri içerir. Veritabanı varlıkları veya diğer iş katmanı nesneleri, kullanıcı arayüzünde kullanılacak şekilde dönüştürülerek view model oluşturulur.

Örnek bir view model:

public class ProductViewModel
{
    public int ProductId { get; set; }
    public string Name { get; set; }
    public decimal Price { get; set; }
    public string Category { get; set; }
}

2. View Model Mapping Yöntemleri:

a. Manuel (Manual) Mapping:

  • Veritabanı varlıkları ile view modelleri arasındaki eşleştirmeyi manuel olarak gerçekleştirme.
  • Her bir özelliği elle kopyalama.
public ProductViewModel MapProductToViewModel(Product product)
{
    return new ProductViewModel
    {
        ProductId = product.ProductId,
        Name = product.Name,
        Price = product.Price,
        Category = product.Category.Name
    };
}

b. Otomatik (Automapper) Mapping:

  • Otomatik mapping kütüphaneleri, veritabanı varlıkları ile view modelleri arasındaki eşleştirmeyi otomatikleştirir.
  • Automapper, bu işi kolaylaştıran popüler bir kütüphanedir.
var config = new MapperConfiguration(cfg => cfg.CreateMap<Product, ProductViewModel>());
var mapper = config.CreateMapper();

ProductViewModel viewModel = mapper.Map<ProductViewModel>(product);

3. Automapper Kullanımı:

Automapper, view model mapping işlemlerini büyük ölçüde kolaylaştırır. Aşağıda, Automapper’ın nasıl kullanılacağına dair basit bir örnek bulunmaktadır:

a. Automapper Kurulumu:

  • NuGet Paketi Yükleme:
Install-Package AutoMapper

b. Automapper Kullanımı:

  • Product sınıfından ProductViewModel sınıfına eşleştirmeyi tanımlama.
// Automapper kurulumu
var config = new MapperConfiguration(cfg => cfg.CreateMap<Product, ProductViewModel>());

// Automapper kullanımı
IMapper mapper = new Mapper(config);

// Eşleştirme işlemi
ProductViewModel viewModel = mapper.Map<ProductViewModel>(product);

4. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Mapping Mantığı: Veritabanı varlıkları ve view modelleri genellikle farklı amaçlara hizmet eder. Bu nedenle, mapping işlemi sırasında hangi özelliklerin ve nasıl eşleştirileceğine dikkat edilmelidir.
  • Automapper Config: Automapper’ın doğru çalışabilmesi için mapping konfigürasyonları önceden yapılmalıdır. Bu, MapperConfiguration nesnesi aracılığıyla sağlanır.
  • Manuel Mapping: Bazı durumlarda, özellikle basit senaryolarda, manuel mapping (elle eşleştirme) tercih edilebilir. Bu, daha fazla kontrol sağlayabilir.

5. View Model Mapping Örneği:

Aşağıda, basit bir örnek üzerinden Automapper kullanılarak view model mapping’in nasıl gerçekleştirilebileceği gösterilmektedir:

// Automapper konfigürasyonu
var config = new MapperConfiguration(cfg => cfg.CreateMap<Product, ProductViewModel>());
var mapper = config.CreateMapper();

// Veritabanından gelen bir Product nesnesini ProductViewModel'e eşleme
Product productFromDatabase = GetProductFromDatabase();
ProductViewModel viewModel = mapper.Map<ProductViewModel>(productFromDatabase);

View model mapping, veritabanı varlıkları ile kullanıcı arayüzü modelleri arasında bir köprü görevi görür. Automapper gibi araçlar, bu işlemi otomatikleştirerek geliştiriciyi redundant (tekrarlayıcı) kod yazmaktan kurtarır ve bakımı kolaylaştırır. Bu sayede, uygulamanın farklı katmanları arasında veri transferini yönetmek daha etkili ve sürdürülebilir hale gelir.

Designing for Unit Testing

Decoupling

“Decoupling” (Bağımsızlık), bir yazılım sisteminin bileşenlerinin mümkün olduğunca birbirinden bağımsız ve bağımsız çalışabilmesi anlamına gelir. Bu, bir bileşenin içeriğini veya mantığını diğer bileşenlere bağlı olmadan değiştirebilme ve test edebilme yeteneği sağlar. “Designing for Unit Testing” (Unit test için tasarım) kapsamında decoupling, birim testlerin daha etkili bir şekilde yazılabilmesini sağlar.

Decoupling, bir bileşenin diğer bileşenlerle mümkün olduğunca bağımsız olmasını ifade eder. Bu, bir bileşenin başka bir bileşenin iç yapısına veya uygulama mantığına müdahale etmeden çalışabilmesi demektir. Decoupling, sistem içindeki değişiklikleri en aza indirir ve bakımı kolaylaştırır.

2. Neden Decoupling Gereklidir?

  • Değişiklik Kolaylığı: Bir bileşenin iç yapısını değiştirmeden, başka bir bileşenin etkilenmeden çalışabilmesi.
  • Test Edilebilirlik: Bağımsız bileşenler, izole edilmiş bir şekilde test edilebilir. Bu, birim testlerin daha etkili bir şekilde yazılabilmesini sağlar.
  • Yeniden Kullanılabilirlik: Bağımsız bileşenler, başka projelerde veya bağlamalarda daha kolay bir şekilde yeniden kullanılabilir.

3. Decoupling Teknikleri:

a. Dependency Injection (Bağımlılık Enjeksiyonu):

  • Bağımlılık enjeksiyonu, bir bileşenin bağımlılıklarını dışarıdan almasıdır. Bu, bağımlılıkların bir bileşen içinde oluşturulmadan, dışarıdan enjekte edilmesini sağlar.
public class OrderService
{
    private readonly IShippingService _shippingService;

    public OrderService(IShippingService shippingService)
    {
        _shippingService = shippingService;
    }

    public void PlaceOrder(Order order)
    {
        // Order işlemleri...

        // Bağımlılık üzerinden işlemler yapma
        _shippingService.ShipOrder(order);
    }
}

b. Interface-Based Programming (Arayüz Tabanlı Programlama):

  • Bileşenlerin birbirleriyle etkileşimini arayüzler üzerinden gerçekleştirmek, bağımsızlığı artırır. Her bileşen, bir arayüzü uygular ve bu arayüzü kullanarak etkileşim sağlar.
public interface IShippingService
{
    void ShipOrder(Order order);
}

public class ShippingService : IShippingService
{
    public void ShipOrder(Order order)
    {
        // Shipping işlemleri...
    }
}

public class OrderService
{
    private readonly IShippingService _shippingService;

    public OrderService(IShippingService shippingService)
    {
        _shippingService = shippingService;
    }

    public void PlaceOrder(Order order)
    {
        // Order işlemleri...

        // Bağımlılık üzerinden işlemler yapma
        _shippingService.ShipOrder(order);
    }
}

c. Event-Driven Programming (Olay Tabanlı Programlama):

  • Bileşenler arasındaki etkileşimi olaylar (events) aracılığıyla sağlamak, bağımsızlık ve decoupling sağlar.
public class OrderService
{
    // Olay tanımlama
    public event EventHandler<OrderPlacedEventArgs> OrderPlaced;

    public void PlaceOrder(Order order)
    {
        // Order işlemleri...

        // Olayı tetikleme
        OnOrderPlaced(new OrderPlacedEventArgs(order));
    }

    // Olayı tetikleme metodu
    protected virtual void OnOrderPlaced(OrderPlacedEventArgs e)
    {
        OrderPlaced?.Invoke(this, e);
    }
}

public class ShippingService
{
    public ShippingService(OrderService orderService)
    {
        // Olaya abone olma
        orderService.OrderPlaced += HandleOrderPlaced;
    }

    // Olayı ele alma metodu
    private void HandleOrderPlaced(object sender, OrderPlacedEventArgs e)
    {
        // Shipping işlemleri...
    }
}

// Olay argümanları
public class OrderPlacedEventArgs : EventArgs
{
    public Order Order { get; }

    public OrderPlacedEventArgs(Order order)
    {
        Order = order;
    }
}

4. Decoupling ve Unit Testing:

Decoupling, birim testlerin yazılmasını kolaylaştırır çünkü bağımlılıkları taklit (mock) ederek veya sahte (fake) nesnelerle değiştirerek bir bileşeni izole bir şekilde test etmek daha kolay olur. Bu, testlerin daha güvenilir ve etkili olmasını sağlar.

public interface IShippingService
{
    void ShipOrder(Order order);
}

public class FakeShippingService : IShippingService
{
    public void ShipOrder(Order order)
    {
        // Fake Shipping işlemleri...
    }
}

[Test]
public void PlaceOrder_ShouldCallShippingService()
{
    // Arrange
    var fakeShippingService = new FakeShippingService();
    var orderService = new OrderService(fakeShippingService);
    var order = new Order();

    // Act
    orderService.PlaceOrder(order);

    // Assert
    // FakeShippingService'in çağrılıp çağrılmadığını kontrol etme
    // Diğer Order işlemleri için ayrı testler yazılabilir
}

Decoupling, yazılım projelerinin sürdürülebilirliğini ve test edilebilirliğini artırır. Bağımsız bileşenler, değişikliklere karşı daha dayanıklıdır ve sistem içindeki değişikliklerin diğer bileşenleri etkileme olasılığını azaltır. Bu nedenle, yazılım tasarımında decoupling prensiplerine odaklanmak, genel olarak daha sağlıklı ve bakımı kolay yazılım sistemleri oluşturmaya yardımcı olur.

InMemory Database Provider

InMemory database provider, Entity Framework Core içinde yer alan bir veritabanı sağlayıcısıdır ve özellikle birim testler için kullanılır. Bu sağlayıcı, gerçek bir veritabanı kullanmadan, uygulamanın veritabanı etkileşimlerini simüle etmek için hafızada bir veritabanı oluşturur. Bu sayede birim testler daha hızlı çalışır ve dışa bağımlılıkları ortadan kaldırır.

InMemory database provider, Entity Framework Core tarafından sunulan bir veritabanı sağlayıcısıdır. Bu sağlayıcı, gerçek bir veritabanı oluşturmak yerine uygulama tarafından oluşturulan bir hafıza (memory) tabanlı veritabanı kullanır. Bu, uygulamanın veritabanı etkileşimlerini simüle etmek için kullanılır ve birim testlerde veritabanına erişim gerektiğinde çok kullanışlıdır.

2. InMemory Database Kullanımı:

a. InMemory Veritabanı Bağlantı Dizesi:

InMemory database provider’ı kullanmak için, UseInMemoryDatabase metodunu DbContext sınıfında çağırmanız gerekir. Bu metodun bir parametresi olmadan çağrılması, otomatik olarak bir veritabanı adı oluşturur.

public class ApplicationDbContext : DbContext
{
    protected override void OnConfiguring(DbContextOptionsBuilder optionsBuilder)
    {
        optionsBuilder.UseInMemoryDatabase(databaseName: "InMemoryDatabase");
    }

    // DbSet'ler ve diğer özellikler...
}

b. InMemory Veritabanı Oluşturma:

InMemory veritabanını kullanmak için, bir DbContext örneği oluşturmanız ve bu örneği birim testlerde kullanmanız gerekir.

[Test]
public void CanAddProductToDatabase()
{
    // Arrange
    var options = new DbContextOptionsBuilder<ApplicationDbContext>()
        .UseInMemoryDatabase(databaseName: "InMemoryDatabase")
        .Options;

    using (var context = new ApplicationDbContext(options))
    {
        var productService = new ProductService(context);

        // Act
        productService.AddProduct(new Product { Name = "Test Product", Price = 10.99 });
    }

    // Assert
    using (var context = new ApplicationDbContext(options))
    {
        Assert.AreEqual(1, context.Products.Count());
        Assert.AreEqual("Test Product", context.Products.Single().Name);
    }
}

3. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Isolation (İzolasyon): InMemory database provider, birim testlerin birbirinden bağımsız ve izole bir şekilde çalışmasını sağlar. Her bir testin kendi InMemory veritabanı örneğiyle çalıştığından emin olunmalıdır.
  • InMemory Database Reset: Her bir test çalıştığında, InMemory veritabanı sıfırlanmalıdır. Bunu sağlamak için, her bir testin başında ve sonunda bir başlatma ve temizleme adımı eklemek önemlidir.
  • Limitations (Sınırlamalar): InMemory database provider, gerçek bir veritabanı sağlayıcısı gibi tüm özelliklere sahip değildir. Özellikle, karmaşık sorgular ve ilişkisel davranışlar konusunda bazı sınırlamalara sahiptir.

4. InMemory Database Avantajları:

  • Performans: Gerçek bir veritabanı yerine hafızada çalıştığı için çok daha hızlıdır.
  • Bağımsızlık: Dışa bağımlılıkları ortadan kaldırarak, birim testlerin bağımsız ve tekrarlanabilir olmasını sağlar.
  • Kolaylık: Yapılandırma veya sunucu ayarlarına gerek olmadan kullanılabilir.

5. InMemory Database Provider ile İlgili Örnek Senaryo:

Aşağıda, bir ProductService sınıfının InMemory veritabanını kullanarak test edilmesine yönelik basit bir örnek bulunmaktadır:

public class ProductService
{
    private readonly ApplicationDbContext _context;

    public ProductService(ApplicationDbContext context)
    {
        _context = context;
    }

    public void AddProduct(Product product)
    {
        _context.Products.Add(product);
        _context.SaveChanges();
    }
}

[Test]
public void CanAddProductToInMemoryDatabase()
{
    // Arrange
    var options = new DbContextOptionsBuilder<ApplicationDbContext>()
        .UseInMemoryDatabase(databaseName: "InMemoryDatabase")
        .Options;

    using (var context = new ApplicationDbContext(options))
    {
        var productService = new ProductService(context);

        // Act
        productService.AddProduct(new Product { Name = "Test Product", Price = 10.99 });
    }

    // Assert
    using (var context = new ApplicationDbContext(options))
    {
        Assert.AreEqual(1, context.Products.Count());
        Assert.AreEqual("Test Product", context.Products.Single().Name);
    }
}

Bu örnekte, ProductService sınıfının InMemory veritabanını kullanarak test edilmesi sağlanmaktadır. Bu sayede, ProductService’ın AddProduct metodu InMemory veritabanında doğru bir şekilde çalışıp çalışmadığı test edilebilir.

Mocking in Software Development: Best Practices and Considerations

Mocking, bir yazılım bileşeninin gerçek bir uygulamasını taklit etmek amacıyla oluşturulan sahte bir nesnenin kullanılmasıdır. Bu, birim testler sırasında dışa bağımlılıkları kontrol altında tutmayı ve bir testin izole bir şekilde çalışmasını sağlamayı amaçlar. Mocking, özellikle dış servis çağrıları, veritabanı etkileşimleri veya ağ çağrıları gibi dışa bağımlılıkların kontrol altında tutulması gerektiği durumlarda önemli bir tekniktir.

  • Mock Object (Mock Nesne): Gerçek bir nesnenin yerine geçen, belirli davranışları taklit eden sahte bir nesnedir. Mock nesneler, testlerin belirli durumları simüle etmesine ve kontrol etmesine olanak tanır.

2. Mocking Framework’leri:

Birim testlerde mocking işlemlerini kolaylaştırmak için çeşitli mocking framework’leri kullanılabilir. Bu framework’ler, mock nesneleri oluşturmak, davranışlarını tanımlamak ve test sırasında bu davranışları kontrol etmek için çeşitli araçlar sunar. Örnek mocking framework’leri:

  • Moq: Moq, C# için popüler ve güçlü bir mocking framework’üdür.
  • NSubstitute: NSubstitute, .NET için kullanılan bir başka hafif mocking framework’üdür.
  • Rhino Mocks: Rhino Mocks, eski bir mocking framework’üdür, ancak hala kullanılmaktadır.

3. Mocking Objects Kullanımı:

Mocking objects kullanarak birim testlerde dışa bağımlılıkları kontrol altında tutmak için genellikle şu adımlar takip edilir:

a. Mock Nesne Oluşturma:

Mock nesnesi, test edilen sınıfın dışa bağımlılıklarını taklit eder.

var mockLogger = new Mock<ILogger>();
var mockDataService = new Mock<IDataService>();

b. Mock Nesnenin Davranışını Tanımlama:

Mock nesnesinin belirli bir metodunun veya davranışının nasıl çalışması gerektiğini belirtme.

mockLogger.Setup(l => l.Log(It.IsAny<string>())).Verifiable();
mockDataService.Setup(d => d.GetData()).Returns(new List<string> { "data1", "data2" });

c. Test Sınıfında Mock Nesnenin Kullanımı:

Test sınıfında mock nesneleri kullanarak, test edilen sınıfın bu mock nesnelerle etkileşimini sağlama.

var myClass = new MyClass(mockLogger.Object, mockDataService.Object);
myClass.DoSomething();

mockLogger.Verify(l => l.Log(It.IsAny<string>()), Times.Once);
mockDataService.Verify(d => d.GetData(), Times.Once);

4. Mocking Örneği:

Aşağıda, bir sınıfın dışa bağımlılıklarını mock nesnelerle kontrol altında tutarak birim test yazma örneği bulunmaktadır:

public interface ILogger
{
    void Log(string message);
}

public interface IDataService
{
    List<string> GetData();
}

public class MyClass
{
    private readonly ILogger _logger;
    private readonly IDataService _dataService;

    public MyClass(ILogger logger, IDataService dataService)
    {
        _logger = logger;
        _dataService = dataService;
    }

    public void DoSomething()
    {
        _logger.Log("Doing something...");
        var data = _dataService.GetData();
        // Some logic...
    }
}

[Test]
public void MyClass_DoSomething_ShouldLogAndGetData()
{
    // Arrange
    var mockLogger = new Mock<ILogger>();
    var mockDataService = new Mock<IDataService>();

    var myClass = new MyClass(mockLogger.Object, mockDataService.Object);

    // Act
    myClass.DoSomething();

    // Assert
    mockLogger.Verify(l => l.Log("Doing something..."), Times.Once);
    mockDataService.Verify(d => d.GetData(), Times.Once);
}

Bu örnekte, MyClass sınıfının DoSomething metodunu test ederken, ILogger ve IDataService‘in davranışlarını taklit eden mock nesneler kullanılmıştır. Test sırasında, belirli davranışların beklendiği gibi gerçekleşip gerçekleşmediği Verify metodu ile kontrol edilmiştir.

Testing Business Logic within Queries: Strategies and Considerations

Entity Framework Core kullanılarak yazılan sorgulardaki iş mantığını test etmek, uygulamanın temel işlevselliğini doğrulamak ve hataları tespit etmek için önemlidir. Bu süreç, özellikle veritabanıyla etkileşim içeren sorguların iş mantığını test etme açısından kritiktir.

1. Veritabanı Sorgularındaki İş Mantığını Neden Test Etmeliyiz?

Veritabanı sorguları genellikle uygulamanın iş mantığını içerir ve doğru çalışmaları önemlidir. İş mantığı, özellikle karmaşık sorgular içeriyorsa, hatalara ve beklenmeyen durumlara neden olabilir. Bu nedenle, sorgulardaki iş mantığını test etmek şu avantajları sağlar:

  • Doğrulama (Validation): Sorguların doğru sonuçlar üretip üretmediğini doğrulamak.
  • Hata Tespiti: Potansiyel hataları tespit ederek uygulamadaki hata olasılığını azaltmak.
  • Değişiklik Yönetimi: İş mantığı değişiklikleri için güvenliği sağlamak ve beklenmeyen sonuçlara karşı koruma sağlamak.

2. İş Mantığını İçeren Sorguları Nasıl Test Ederiz?

a. Repository ve Unit of Work Kullanımı:

İş mantığını içeren sorguları test etmek için, genellikle Repository ve Unit of Work desenleri kullanılır. Bu desenler, veritabanı ile etkileşimi soyutlar ve birim testlerde mock (sahte) veritabanı kullanımını kolaylaştırır.

public class ProductService
{
    private readonly IUnitOfWork _unitOfWork;
    private readonly IRepository<Product> _productRepository;

    public ProductService(IUnitOfWork unitOfWork, IRepository<Product> productRepository)
    {
        _unitOfWork = unitOfWork;
        _productRepository = productRepository;
    }

    public List<Product> GetProductsByCategory(string category)
    {
        // İş mantığını içeren sorgu
        return _productRepository
            .Get(p => p.Category == category && p.IsActive)
            .ToList();
    }
}

b. Moq veya Diğer Mocking Araçlarıyla Mock Nesneler Oluşturma:

Birim testlerde gerçek veritabanı yerine mock nesneler kullanılır. Bu nesneler, sorguların beklenen davranışlarını simüle eder.

[Test]
public void GetProductsByCategory_ShouldReturnProducts()
{
    // Arrange
    var mockUnitOfWork = new Mock<IUnitOfWork>();
    var mockProductRepository = new Mock<IRepository<Product>>();

    var productService = new ProductService(mockUnitOfWork.Object, mockProductRepository.Object);

    // Mock sorgu davranışını tanımlama
    mockProductRepository.Setup(r => r.Get(It.IsAny<Expression<Func<Product, bool>>>()))
                        .Returns(new List<Product> { new Product { Name = "Product1" } });

    // Act
    var result = productService.GetProductsByCategory("TestCategory");

    // Assert
    Assert.IsNotNull(result);
    Assert.AreEqual(1, result.Count);
    Assert.AreEqual("Product1", result[0].Name);
}

Bu örnekte, ProductService sınıfının GetProductsByCategory metodunun test edilmesi için Moq framework’ü kullanılmıştır. IRepository<Product>‘ten türetilen mock nesnesi, beklenen sorgu davranışını taklit eder ve testin kontrol edilmesini sağlar.

3. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:

  • Gerçek Veritabanını Kullanmamak: Unit testlerde gerçek bir veritabanı kullanılmamalıdır. Bu, testlerin hızlı ve izole bir şekilde çalışmasını sağlar.
  • İzolasyonu Sağlamak: Her bir testin birbirinden bağımsız ve izole çalışmasına dikkat edilmelidir. Bir testin diğer testleri etkilememesi önemlidir.
  • Mock Sorguların İncelenmesi: Mock nesnelerin beklenen davranışları sağlayıp sağlamadığını kontrol etmek önemlidir. Bu, Verify metodu veya benzeri yöntemlerle yapılabilir.
  • Farklı Senaryoları Kapsamak: Farklı senaryoları kapsayan testler yazarak, iş mantığının çeşitli durumlarda doğru çalıştığını doğrulamak önemlidir.

4. Testing Business Logic in Queries Örneği:

Aşağıda, bir sınıfın iş mantığını içeren bir sorgusunun nasıl test edilebileceğine dair basit bir örnek bulunmaktadır:

public class ProductService
{
    private readonly IUnitOfWork _unitOfWork;
    private readonly IRepository<Product> _productRepository;

    public ProductService(IUnitOfWork unitOfWork, IRepository<Product> productRepository)
    {
        _unitOfWork = unitOfWork;
        _productRepository = productRepository;
    }

    public List<Product> GetActiveProducts()
    {
        // İş mantığını içeren sorgu
        return _productRepository
            .Get(p => p.IsActive)
            .ToList();
    }
}

[Test]
public void GetActiveProducts_ShouldReturnActiveProducts()
{
    // Arrange
    var mockUnitOfWork = new Mock<IUnitOfWork>();
    var mockProductRepository = new Mock<IRepository<Product>>();

    var productService = new ProductService(mockUnitOfWork.Object, mockProductRepository.Object);

    // Mock sorgu davranışını tanımlama
    mockProductRepository.Setup(r => r.Get(It.IsAny<Expression<Func<Product, bool>>>()))
                        .Returns(new List<Product> { new Product { Name = "ActiveProduct" } });

    // Act
    var result = productService.GetActiveProducts();

    // Assert
    Assert.IsNotNull(result);
    Assert.AreEqual(1, result.Count);
    Assert.AreEqual("ActiveProduct", result[0].Name);
}

Bu örnekte, ProductService sınıfının GetActiveProducts metodunun iş mantığını içeren sorgusunun nasıl test edilebileceğini gösteren bir test örneği bulunmaktadır.

Common Testing Pitfalls: A Comprehensive Guide

Unit testler, yazılım geliştirme sürecinde hataları tespit etmek, kod kalitesini artırmak ve uygulamanın beklenen davranışlarını doğrulamak için önemlidir. Ancak, unit testlerin yazılması sırasında yapılan bazı yaygın hatalar, testlerin etkinliğini azaltabilir.

1. Unrealistic Test Data:

Hata: Test verileri gerçek dünya senaryolarını yeterince temsil etmiyorsa, testler gerçek uygulama koşullarını yeterince yansıtmaz.

Çözüm: Test verileri, gerçek dünya kullanım senaryolarını temsil etmeli ve edge case’leri kapsamalıdır. Farklı giriş değerleri, sınır durumları ve hata durumları test edilmelidir.

2. Inadequate Test Coverage:

Hata: Testler, kodun yeterince kapsanmadığı, belirli modüllerin veya metotların ihmal edildiği durumlar için yetersiz olabilir.

Çözüm: Test kapsamını artırmak için, tüm kod yollarını kapsayan ve edge case’leri içeren test senaryoları oluşturun. Code coverage araçları kullanarak test kapsamınızı izleyin.

3. Test Duplication:

Hata: Aynı test senaryolarının birçok yerde tekrarlanması, bakımı zorlaştırır ve kod değişikliklerine daha hassas hale getirir.

Çözüm: Ortak test senaryolarını birleştirmek ve bir test kütüphanesi oluşturmak için çaba harcayın. Bu, kodunuzu değiştirmeniz gerektiğinde tüm testleri güncellemenizi kolaylaştırır.

4. Ignoring Setup and Teardown:

Hata: Test başlatma ve sonlandırma işlemleri (setup ve teardown) ihmal edilirse, testler birbirlerini etkileyebilir ve beklenmeyen sonuçlara neden olabilir.

Çözüm: Her testin başında ve sonunda gerekli hazırlık ve temizlik işlemlerini yapmak için setup ve teardown işlemlerini düzgün bir şekilde kullanın.

5. Ignoring Test Readability:

Hata: Testlerin okunabilirliği önemsenmezse, test senaryolarını anlamak ve hata durumlarına müdahale etmek zorlaşır.

Çözüm: Test isimlerini açıklayıcı ve anlamlı yapın. Testlerde gereksiz karmaşıklığı önleyin. Her bir test senaryosunun neyi test ettiği açıkça anlaşılmalıdır.

6. Non-Isolation of Tests:

Hata: Bir testin diğer testleri etkilemesi (örneğin, paylaşılan veritabanı durumu) durumunda, test sonuçları tahmin edilemez hale gelebilir.

Çözüm: Her test senaryosunu izole bir şekilde çalıştırmak için gereken önlemleri alın. Her test başlangıcında temiz bir durum oluşturun.

7. Ignoring Performance Testing:

Hata: Performans testleri göz ardı edilirse, uygulama performans sorunlarına ancak prodüksiyon ortamında rastlanabilir.

Çözüm: Performans testleri ekleyerek, uygulamanın talep edilen performans düzeylerini karşılayıp karşılamadığını kontrol edin.

8. Not Testing Exception Handling:

Hata: Hata durumlarına karşı testler yazılmazsa, uygulamanın beklenmeyen durumlarla başa çıkma yeteneği test edilmez.

Çözüm: Hata durumlarını test etmek için uygun test senaryoları oluşturun. Beklenen hata durumlarını ve hata yönetimini test edin.

9. Ignoring Test Naming Conventions:

Hata: Test isimlendirme standartlarına uyulmazsa, testlerin bulunması ve anlaşılması zorlaşır.

Çözüm: Test isimlendirme standartlarına uyarak, test senaryolarını daha kolay bulunabilir ve anlaşılır hale getirin.

10. Neglecting Continuous Integration Tests:

Hata: Sürekli entegrasyon testleri yoksa, kodun farklı parçalarının bir araya getirilmesi sonucu oluşabilecek sorunlar önceden tespit edilemez.

Çözüm: Sürekli entegrasyon sürecine testleri entegre edin ve sürekli entegrasyon sunucularını kullanarak otomatik test çalıştırmayı sağlayın.

Bu yaygın hatalardan kaçınmak, yazılım projelerinde daha güvenilir ve sürdürülebilir bir test süreci oluşturmanıza yardımcı olabilir.

Entity Framework Mistakes

Widespread Usage of Data Models: Pitfalls and Solutions

Hata: Veri modelleri, genellikle veritabanındaki tabloların temsil edildiği sınıflar, projenin her katmanında (presentation layer, business layer, data access layer vb.) kullanılır.

Neden Sorunlu?: Veri modellerinin her katmanda kullanılması, katmanların birbirine sıkı bir şekilde bağlı olmasına ve bağımlılıkların artmasına neden olur. Bu durum, projenin bakımını zorlaştırabilir, esnekliği azaltabilir ve değişikliklere karşı direnci artırabilir.

2. Problemler ve Sorunlar:

a. Esneklik Sorunu:

Veri modellerinin her katmanda kullanılması, bir katmandaki değişikliklerin diğer katmanları etkileme olasılığını artırır. Bu da esneklik sorunlarına yol açabilir.

b. Bağımlılık Sorunu:

Veri modelleri genellikle Entity Framework gibi ORM araçlarının özelliklerine bağlıdır. Bu durum, veritabanı şemasındaki bir değişiklikin tüm projeyi etkileme olasılığını artırır.

c. Performans Sorunu:

Veri modellerinin direkt olarak kullanılması, veritabanından gereksiz veri çekilmesine ve performans sorunlarına yol açabilir. Özellikle sunum katmanında ihtiyaç duyulmayan verilerin alınması durumu söz konusu olabilir.

3. Çözümler ve İyi Pratikler:

a. ViewModels Kullanımı:

Sunum katmanında ihtiyaç duyulan verileri temsil etmek için view models kullanılmalıdır. Bu, sunum katmanının ihtiyaçlarına özel veri yapıları oluşturarak, gereksiz veri alımını önler.

// Data Model
public class Product
{
    public int Id { get; set; }
    public string Name { get; set; }
    public decimal Price { get; set; }
}

// View Model
public class ProductViewModel
{
    public string Name { get; set; }
    public decimal Price { get; set; }
}

b. DTOs (Data Transfer Objects) Kullanımı:

Veri transferi için kullanılan objeler (DTOs), yalnızca ilgili verileri içerir ve gereksiz bilgilerin transferini önler.

// Data Model
public class Order
{
    public int Id { get; set; }
    public DateTime OrderDate { get; set; }
    public Customer Customer { get; set; }
    public List<OrderItem> Items { get; set; }
}

// DTO
public class OrderDTO
{
    public int Id { get; set; }
    public DateTime OrderDate { get; set; }
}

c. Mapper Kullanımı:

Otomatik nesne eşleme araçları (mapper) kullanılarak, veri modelleri ve diğer modeller arasındaki dönüşümler kolaylaştırılabilir.

public class OrderMapper
{
    public OrderDTO MapToDTO(Order order)
    {
        return new OrderDTO
        {
            Id = order.Id,
            OrderDate = order.OrderDate
        };
    }
}

4. İyi Pratikler:

  • Veri modellerini sadece veritabanı işlemleri için kullanın.
  • Her katmanın kendi ihtiyaçlarına uygun modeller oluşturun.
  • Gereksiz bağımlılıklardan kaçının, her katmanın birbirinden bağımsız olmasına özen gösterin.
  • Veri modellerini sunum katmanından uzak tutun.

Reducing Unnecessary Layers in Application Architecture

Entity Framework Core gibi ORM (Object-Relational Mapping) araçları kullanırken, fazla sayıda ve gereksiz katman eklemek, projenin karmaşıklığını artırabilir ve bakımı zorlaştırabilir. Bu durum, aşağıdaki sorunlara yol açabilir:

Sorunlar ve Riskler:

  1. Artan Karmaşıklık: Gereksiz katmanlar eklemek, projenin karmaşıklığını artırır ve kodun anlaşılmasını zorlaştırır.
  2. Performans Kaybı: Her katman, uygulama performansını etkileyebilir. Gereksiz katmanlar, verimli olmayan veri transferleri ve dönüşümlerine neden olabilir.
  3. Bakım Zorluğu: Her katmanın bakımı için ekstra çaba ve kaynak gerekir. Gereksiz katmanlar, kod değişikliklerinin yönetimini karmaşıklaştırabilir.
  4. Gereksiz Kod Yazma: Her katman için gereksiz kod yazmak, geliştirme sürecini uzatır ve kaynakları israf eder.

Çözümler ve İyi Pratikler:

  1. İhtiyaç Analizi:
    • Her katmanın varlığını haklı çıkaran ve işlevselliğe katkıda bulunan bir amacı olmalıdır.
    • Katmanlar, uygulamanın gereksinimlerini karşılamak için eklenmelidir. Genelde bu gereksinimler; veritabanı işlemleri, iş mantığı, sunum katmanı gibi temel görevleri içerir.
  2. Single Responsibility Principle (SRP):
    • Her katmanın tek bir sorumluluğu olmalıdır. Bu prensibe uygunluk, gereksiz karmaşıklığı önler.
  3. İnceleme ve Analiz:
    • Mevcut katmanlar gözden geçirilmeli ve projenin ihtiyaçları doğrultusunda uygun bir şekilde düzenlenmelidir.
  4. Katmanların İhtiyaca Bağlı Eklenmesi:
    • Katmanlar, projenin ihtiyaçları doğrultusunda eklenmelidir. Önceden tahmin edilemeyen gereksinimlerin ortaya çıkması durumunda, katmanlar eklenmelidir.
  5. Minimalist Bir Yaklaşım:
    • Gerekmedikçe, fazla sayıda katman eklemekten kaçının. Minimalist bir yaklaşım benimsemek, projenin sade ve anlaşılır kalmasına yardımcı olabilir.
  6. Gereksiz Dönüşümlerden Kaçının:
    • Gereksiz veri dönüşümlerinden kaçının. Veri modelleri ve iş katmanı modelleri arasında fazladan dönüşümler, performans kaybına neden olabilir.
  7. ORM Araçlarının Doğru Kullanımı:
    • Entity Framework Core gibi ORM araçları, veritabanı ile etkileşimi kolaylaştırabilir. Ancak, bu araçların doğru ve etkili bir şekilde kullanılması önemlidir.

Örnek Senaryo:

Projede sadece bir veritabanı işlemi gerçekleştirilecekse, aşağıdaki örnek yapının gereksiz katmanlar içerdiğini düşünelim:

  1. Presentation Layer (MVC Controller): Bu katman, kullanıcıdan gelen istekleri alır ve iş mantığı katmanına yönlendirir.
  2. Business Layer: Gelen istekleri işler ve veritabanı işlemleri yapmak için bir veri erişim katmanına yönlendirir.
  3. Data Access Layer (Repository): Bu katman, Entity Framework Core veya başka bir ORM aracılığıyla veritabanı işlemlerini gerçekleştirir.

Bu senaryoda, iş mantığı katmanı, sadece bir veritabanı işlemi gerçekleştirecekse, bu katmanın eklenmesi gereksiz olabilir. Veritabanı işlemi doğrudan sunum katmanında veya bir servis sınıfında gerçekleştirilebilir.

Sonuç:

Gereksiz katmanlar eklemek, projenin karmaşıklığını artırabilir ve bakımını zorlaştırabilir. Her katmanın belirli bir sorumluluğu olmalı ve projenin gereksinimlerini karşılamalıdır. İhtiyaç analizi, minimalist bir yaklaşım benimseme ve katmanların SRP prensibine uygun bir şekilde düzenlenmesi hataların önlenmesine yardımcı olabilir.

Optimizing Performance and Best Practice

1. N+1 Query Problemi:

Sorun: İlişkili verileri sorgularken, her bir ana nesne için ayrı bir sorgu yapılması durumuna “N+1 Query Problem” denir. Bu durum, büyük veri setlerinde performans sorunlarına neden olabilir.

Çözüm:

  • Eager Loading (İsteğe Bağlı Yükleme): İlişkili verileri önceden yükleyerek (eager loading), N+1 sorgu problemi çözülebilir.
// Eager Loading Kullanımı
var authors = context.Authors
    .Include(a => a.Books)
    .ToList();

Explicit Loading (Belirli Yükleme): İlişkili verileri sadece ihtiyaç olduğunda yükleyerek, gereksiz veri transferini önleyebilirsiniz.

// Explicit Loading Kullanımı
var author = context.Authors.Find(1);
context.Entry(author).Collection(a => a.Books).Load();

2. Lazy Loading Problemi:

Sorun: Lazy loading, ilişkili verilerin ihtiyaç duyulduğunda yüklenmesini sağlar. Ancak gereksiz sorgu trafiğine ve performans sorunlarına yol açabilir.

Çözüm:

  • Lazy loading’i kapatmak veya kontrollü bir şekilde kullanmak, performans sorunlarını önleyebilir.
// Lazy Loading Kapatma
services.AddDbContext<MyDbContext>(options =>
{
    options.UseLazyLoadingProxies(false);
});

3. Veritabanı İndeksi Eksikliği:

Sorun: Veritabanındaki sorguların performansını artırmak için uygun indekslerin bulunmaması durumunda, sorgu performansı düşebilir.

Çözüm:

  • Veritabanında gerekli indeksleri oluşturmak, sorguların daha hızlı çalışmasını sağlayabilir.
-- Örnek: Indeks Oluşturma
CREATE INDEX IX_Product_CategoryId ON Products (CategoryId);

4. Çok Sayıda Veri Transferi:

Sorun: Gereksiz veya fazla miktarda veri transferi, ağ trafiğini artırarak performans sorunlarına neden olabilir.

Çözüm:

  • Yalnızca gerekli veriyi çekmek için sorguları optimize etmek veya projeksiyon (projection) kullanmak, veri transferini minimize edebilir.
// Örnek: Sadece Gerekli Alanları Çekme (Projection)
var products = context.Products
    .Where(p => p.CategoryId == categoryId)
    .Select(p => new { p.Id, p.Name })
    .ToList();

5. İlişkisel Veritabanı Tasarımı:

Sorun: İlişkisel veritabanı tasarımındaki hatalar, sorgu performansını etkileyebilir.

Çözüm:

  • Veritabanı tasarımını gözden geçirerek, ilişkileri ve tablolar arasındaki bağlantıları optimize etmek, sorgu performansını artırabilir.

6. Uygunsuz Kullanım Senaryoları:

Sorun: ORM araçlarını uygunsuz bir şekilde kullanmak (örneğin, veriyi gereksiz yere projelendirmek veya gereksiz filtreleme yapmamak), performans sorunlarına yol açabilir.

Çözüm:

  • ORM araçlarını doğru bir şekilde konfigüre etmek ve uygun kullanım senaryolarını benimsemek, performans sorunlarını önleyebilir.

7. Asenkron Programlamada Dikkat Edilmesi Gerekenler:

Sorun: Asenkron sorguların doğru bir şekilde yönetilmemesi, performans sorunlarına neden olabilir.

Çözüm:

  • Asenkron sorguların uygun şekilde kullanılması ve beklenmeyen durumlar için uygun hata yönetimi, performans sorunlarını azaltabilir.
// Asenkron Sorgu Örneği
var products = await context.Products
    .Where(p => p.CategoryId == categoryId)
    .ToListAsync();

Performans İyileştirme İpuçları:

  1. Veritabanı İstatistikleri ve İndeksler:
    • Veritabanı yöneticileri, veritabanı istatistiklerini düzenli olarak kontrol etmeli ve gerekirse indeksler oluşturmalıdır.
  2. Önbellekleme Kullanımı:
    • Sık kullanılan verilerin önbelleğe alınması, sorgu performansını artırabilir.
  3. Query Planları ve İyileştirme:
    • Veritabanı yöneticileri, sık kullanılan sorguların query planlarını inceleyerek iyileştirmeler yapmalıdır.
  4. Asenkron Programlamayı Kullanma:
    • Asenkron programlama, aynı anda birden fazla işlemi gerçekleştirmek için kullanılabilir. Ancak, gereksiz yere asenkron sorgular kullanmak performans kaybına neden olabilir.
  5. Veri Transferini Azaltma:
    • Yalnızca gerekli veriyi çekmek, projeksiyon kullanmak veya sadece ihtiyaç duyulan alanları seçmek, veri transferini minimize eder.

Performans sorunlarını tespit etmek ve iyileştirmek, uygulamanın genel etkinliğini artırmak için önemlidir. Sorunları tespit etmek ve çözmek için önce profillemeler ve performans testleri yapılmalıdır. Daha sonra, gereksiz sorguları azaltmak, veritabanı tasarımını optimize etmek ve sorguları doğru bir şekilde kullanmak gibi çeşitli stratejiler uygulanabilir.

Sessizce sıkı çalışın, bırakın başarı sesiniz olsun.

Frank Ocean

Bir sonraki yazıda görüşmek dileğiyle!”

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


2 + 8 = ?